- Kategori
- Gündelik Yaşam
Teşekkür ederim hayat sana!...

Senin havanı ilk kez soluduğum bir 24 Haziran günü, seni henüz tanımıyordum. Çevrede bir sürü kalabalık vardı. Bana göre iri kıyım kadınlar ve erkekler vardı. Ben minik ellerimle bir kadın göğsüne uzanmış, senin sunduğun en zevkli besini almaya hemen başlamıştım.
Büyüdüm ve geliştim her geçen gün. Hep meraklıydım. Gözlerim iriydi. Bana eşek gözlü derlerdi. Çok güzel bakardım sana. Sapsarı saçlarım vardı. Genç kızlar hep saçlarımı okşardı. Ben de onlara dokunmaktan büyük zevk alırdım. İlk aşkım ilkokulda Neşe oldu. Tabuları olanlar bu aşkı dillerine doladılar. Öğretmen tüm sınıfın önünde bana bu durumu açıklamamı istedi. Ben de cesur yürek olarak Neşe’yi sevdiğimi söyledim. Ve ‘’sevmek suç mu öğretmenim’’ dedim. Öğretmen tüm sınıfa benim sevgimin çok doğal olduğunu, herkesin sevmeye ve sevilmeye hakkı olduğunu söyleyerek beni sınıfın önünde kutladı. O günden beri hiç çekinmeden sevdiğim birine ‘’seni seviyorum’’ dedim. Ve hep ödüllendirildim.
Kadınlar benim hayatımda çok önemli yer tuttu. Ben hayatımdaki kadınları hep yücelttim. O nedenle benden ayrılan kadınlar, beni yaşamlarından silmediler ve benimle ilişkilerini hiçbir şekilde bitirmediler. 14 yaşında evimden ayrılıp senin yaşam alanında tek başıma eyleme başladım. İlk ilişkim 16 yaşında bir Rum kızı ile oldu. Ve ardından çok sayıda harika kadın yaşamıma girdi. İlk şiirimi bir kadın için yazdım. İlk öykümü, ilk resmimi, ilk tiyatro oyunumu, ilk şarkıyı, hep kadınlar esinlendirdi.
Teşekkür ederim hayat sana.
Dünyayı bana gezdirdin. Hep kültür ve sanatın içinde oldum. Dünya müzelerinde en ünlü sanatçıların tuvalleri önündeydim. Beni hep dünyanın en güzel otellerinde ağırladın. En güzel içkilerini sundun. En güzel sevişmelerimi senin kadınlarınla yaşadım. Onları yatakta zirveye çıkarmanın zevkini tattım. Dağlarında ve ovalarında gezdim. Tarla sürdüm. Koyunlarını güttüm. Tavuklarını besledim. Köy düğünlerinde oynadım. Sahnelerinde alkış aldım. Nice güzel insanlar tanıdım. Tuvalet bekçisiyle de kraliçelerle de aynı duygularla ilişki kurdum.
O insanlarla çok güzel paylaşımlar yaşadım. Evlerim otel, otellerim ev oldu. Sokaklarında yattım. Parklarının banklarında yorulduğumda yastığım ayakkabılarım oldu. Yelkenli ile senin okyanusunda rüzgarlarla yarıştım. Harika koylarında nice unutulmaz anılar yaşadım. Karavanımla denize sıfır yaşam evleri yarattım ve cömertçe sunduğun balıklarınla dostlarıma ziyafetler verdim.
Teşekkür ederim hayat sana.
Çılgın oyunlarım ve fantezilerim için bana hep hoşgörülü davrandın. Yaşadığım güzel hayatın herkesin yaşayabileceğine inancım nedeniyle herkese bu alanda katkılarım oldu. Herkesin kısa dediği hayatı ben an ve an dolu dolu yaşayarak uzun bir yaşam süreci yarattım. Çok para kazandım. Bir simitle karnımı doyurmanın tatminini duydum. Beş yıldızlı otellerinden köy kahvelerine kadar her yerde senin insanlarınla keyifli saatler geçirdim. Beni kıskananlara sadece gülümsedim. Bana silah çekenlere ben senin evrensel yasalarından söz ettim. Çok çalıştım. Çok zevk yaptım. Her yere imzamı atarak yürüdüm geçtim hayat.
Teşekkür ederim hayat sana.
Bana verdiklerini hak ettiğimi biliyorum. Senin sonsuz cömert zenginliğinin kaynaklarını
hiçbir zaman sorumsuzca harcamadım. Şımarmadım. Verdiklerini hep paylaştım. Seninle birlikte çok sayıda yeteneğimi keşfettim. Astrolog oldum. NLP danışmanı oldum. Ressam oldum. Yazar oldum. Şair oldum. Filozof oldum. Çiftçi oldum. Animatör oldum. Senin sahnende hep varoldum.
Teşekkür ederim hayat sana.
Şu fani dünyada hepimiz öleceğiz birgün. Bu ne zaman olur, hiçbirimiz bilmiyoruz. Ben şunu biliyorum ki; bana sunduğun armağanları en yüksek tatminle yaşadım ve şükran duydum. Hep bana verdiklerin için minnettarlığımı dile getirdim. Olumsuz anları bilgece algıladım ve onları yaşamın doğal dualitesi olarak gördüm. Çözemediğim sorunlar için üzülmedim. Çözebileceğim sorunlar için aşk’la eylem yaptım. Balta girmemiş ormanlarında da, şehrin kalabalıkları arasında da hep özgün ve özgürce seni yaşadım. Bana 14 yaşında şunu söylemiştin sevgili hayat. ‘’ Ölümden sakın korkma. Sen varken ölüm yok. Ölüm varken sen olmayacaksın. Ölümle tanışmayacaksın. Ölümsüz olmak istiyorsan benimle birlikte başar, gurur duy, aşk yaşa, keyif yaşa, üret, ver, al, paylaş, çoğalt, sev, sev, sev…’’
Ne zaman vedalaşacağımızı henüz bilmiyorum ama bugün içimden sana teşekkür etmek geldi.
Teşekkür ederim hayat sana…