Tısss dedik abi!

Musluğu açtım veee...

"Tıssss..."

"Nasıl yani ya? ....."

Oysa güne ne güzel uyanmıştım. Bugün dersim yoktu ve yapılacak ödevim de kalmamıştı. Bu yüzden olabildiğince geç kalkmıştım yataktan; mutlu ve huzurluydum. Üstelik havanın güneşli olmasının da etkisi vardı üzerimde.

Huzuruma huzur katmak için soğuk ve tazyikli suyla yüzümü yıkamak üzere kalktım ve...

"Tıssss!..."

Hemen aklıma kısa süre önce okuduğum bir haber geldi: "Yuvacık Barajı, İstanbul´a yılda 200 milyon metreküp su satmayı hedef alarak maliyetinin 20 kat fazlasına kuruldu." Maliyetinin 20 katı kadar masraf yapılmış ve baraj iflas etmiş, düşünebiliyor musunuz? Tam 4,5 milyar dolar!

Hafızam beni eskilere doğru bir yolculuğa çıkardı. Kaç yıl öncesi hatırlamıyorum, Yuvacık Barajı'nın olduğu yoldan dedemlere gidiyorduk ve dedem dedi ki: "Şu gördüğün evler yakında hep sular altında kalacak, burda taa şu gördüğün noktaya kadar her yer su ile doldurulacak." İnanmamıştım, her zamanki şakalarından biri sanmıştım. Çocuk aklımla hayal edemiyordum, kim nasıl o kadar büyük hacimli bir yeri suyla doldurabilirdi ki?

Son bir hamleyle musluğa asıldım ve bu kez cevap bile alamadım. Evet, musluktan artık "tııssss" sesi bile gelmiyordu.

Gözlerimin önünde, nereye baksam aynı haber sanki altyazı olarak geçiyordu: "Yuvacık Barajı, İstanbul´a yılda 200 milyon metreküp su satmayı hedef alarak maliyetinin 20 kat fazlasına kuruldu."

"..........................." hatta "....................................!"

Başka ne denir bilemiyorum ki...