TJK yarışseveri daha ne kadar sömürecek?

Son yıllarda giderek artan hipodrom sayıları ile  her gün en az iki farklı hipodromda at yarışları organize eden TJK  artık  yarışseverlerin öneri ve uyarılarını daha fazla dikkate almak zorundadır. Ancak bu yönde hiç bir önemli adım atılmaması bir yana yarışseverler aleyhine uygulamaların giderek arttığını görüyoruz. TJK  nın ve özellikle Devletin gerçekten en önemli gelir kaynaklarından birisi olan Müşterek Bahisler  ve yarışlar konusunda gerekli hassasiyet gösterilmezse yarışseverler artık kendilerinin bu kadar fazla sömürülmesine izin vermeyeceklerdir.

 

Türk atçılığının gelişmesi için geçmişten günümüze kadar önemli faaliyetlerde bulunan TJK son yıllarda müşterek bahisleri sadece yarışseverlerden para toplamak amacıyla yapıyor. Bu yetmiyormuş gibi her türlü olumsuzluklara rağmen yarışseverleri mağdur eden uygulamaların önüne geçmiyor. Gerekli tüzük ve yönetmelik değişiklikleri yapılmıyor.

 

Yarışseverlerin ciddiye alınmadığı önemsenmediği o kadar konu o kadar uygulama var ki burada bir kaçını gündeme getirmek isterim.

 

 1. Yarışlara deklare olan atların Altılı Ganyan başlamadan önce koşudan çıkarılması. Koşu günleri  yarış muayanesine giren atların veteriner raporlarına veya K.K raporlarıne göre yarıştan çıkıp çıkmayacağı belli olmalıdır. Altılı ganyan başladıktan sonra ancak olağanüstü durumlar olduğunda atlar koşudan çıkabilmelidir. Starta girmeme veya padokta meydana gelebilecek kazalar olmadığı takdirde deklare olan atlar neden Altılı Ganyan başladıktan sonra koşudan çıkmaktadır. TJK  bu konuyu ve hangi atın neden koşudan çıkarıldığını izah eden  raporu yarış öncesi yarışsevere canlı olarak açıklamak zorundadır. At sahipleri arasındaki danışıklı anlaşmalar nedeniyle yarıştan çekilen atlar olduğunda  ilgili ata ve at sahibine en az birkaç yarış koşmama cezası verilmelidir.

 

2. Atların yarış sonrası doping kontrollerinde eğer yasak maddeye rastlanılırsa sadece o ata değil aynı zamanda  o atın sahibine de diğer atlarını en az bir veya  iki ay hiç bir atını yarışlarda koşmama cezası verilmelidir. Aksi takdirde yarış hayatının sonlarına gelen bir at için at sahipleri veya ilglleri çok rahat  doping maddesi kullanabilmekte ve sadece ata ceza verildiği için  bu durum yarış severleri mağdur etmektedir.

 

3.Yarış başlarken startta kalan at içinde aynı cezalar kararlılıkla uygulanmalıdır. Yıllar önce uygulanan BMH  uygulaması niçin kaldırılmıştır. Favori olan at birden startta kalmaktadır. Bu durum yarışlara şaibe karıştırmaktadır. Cezaların sadece ata değil hem ata hem at sahibine dengeli ve ağır biçimde verilmesi gerekmektedir.

 

4.Bir yarışta koşabilecek EKÜRİ  atlarının sayısı en fazla 2 veya 3 olmalıdır. Atların sınıfsız olduğu kalitelerinin çok düşük olduğu belli iken  bazı at sahipleri 4 hatta 5 atını aynı yarışta koşarak yarışlara şaibe karıştırmakta ve yarışseveride mağdur etmektedir.Bir çok yarışta bu atların en sonlarda geldiği mücadele bile etmediği görülmektedir. TJK nın bir görevide at neslinin ıslahı ve kaliteli ve safkan atların yetiştirilmesi olduğuna göre sınıfsız atların start almasına  izin vermemesi gerekir.

 

5. Yarışseverler 15-20 yıl önceki yarışları ve kaliteli atların yarışlarını özlemektedir. Az sayıda ancak çok daha zevkli yarışlar  izlerken artık zevkli yarışlar  haftada bir elin parmak sayısını geçmemektedir. Yarış heyecanının olmadığı durumlarda koşulara olan ilgi giderek azalacaktır. Ancak  artan tevziler bu görüşüm ile çelişmekte olsa bile Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum nedeniyle insanlar çok daha fazla bahis ve şans oyunların yönelmektedirler. Bu durum daha vahimdir. TJK  ve Devlette ise sanki bu durumu teşvik edici bir yöntemin uyguladığını görmekteyiz. Yani yarış severi ikinci hata üçüncü plana iten bir gelişim süreci. 

 

6. Saygın Atyarışı yazarlarından Afşin Yakuboğlunun da 5 Şubat tarihinde köşesinde dile getirdiği  aşağıdaki yazısını aynen paylaşıyorum. Adana'da da Altınkaya gelince 8 at yazdığımız 5. ayaktan yatarak beşte kaldık... Valla hiç üzülmedim... Çünkü Altınkaya 31.12.2013'teki 1900 metrelik koşusunda 2.02.61'le biten yarışta tam 7 saniye geriden gelmiş (2.09.05), ardından 11.1.2014'teki 2000 metrelik yarışında 2.10.11'le birinci olan safkandan tam üç saniye sonra finişi geçmişti (2.03.07)... Altınkaya son olarak da 26.01.2014'te 2100 metrede 2.24.61 yaparak 2.17.69'la biten yarışta adeta nal toplamıştı... 6 gün sonraki dünkü koşusunda ise yanına dahi yaklaştırmadan 2000'de 2.10 küsurla güle oynaya birinci oldu... Ne form sıçraması ama... Son üç yarışında 100 metrelerce geriden geleceksin.... Sonra da rakiplerini sürklase ederek uçarak kazanacaksın... Sen neymişsin be abi... Böyle saçma-sapan atı yazıp da ne yapayım... Umarım istikrar abidesi(!) bu safkan Komiserler Kurulu'nun da dikkatini çekmiştir... 

 

7. Yarışseverler yarış içindeki faullere ve protestolardan sonra verilen kararların zaman zaman dengesizliğine rağmen öncelikle yarış öncesindeki uygulamaların haksızlığa yol açtığını çok iyi bilmektedir. Fiziki altyapısı hazır olmadan açılan Kocaeli Kartepe Hipodromu  yarış severlerden çok TJK ve at sahipleri için  kendilerini düşündükleri için yapılan bir girişimdir. At sahiplerinin çok sayıda atları nedeniyle bunların bakım masraflarının çokluğu nedeniyle yeni ikramiyeler peşinde olan TJK  ve At sahipleri böylece kaliteli atların değil çok sayıda atların  olmasının daha önemli olduğu avantajını kullanmaktadırlar. Bu gidiş ilerisi için olumlu bir değildir.

 

8. Yarışseverler bu ve buna benzer olumsuz uygulamaların giderek artması durumunda  belkide ilerde çok daha örgütlü olarak hareket edebilecek duruma elbette gelecektir. Haftanın  7 gününde en az  20 milyon tl kazanan devlet ve onun temsilcisi TJK  bu altın yumurtlayan tavuğa iyi bakmak durumundadır. Yarışseverlerin müşterek bahisleri protesto ederek oynamama eylemi bu  adaletsiz uygulamalar devam ettiği müddetçe mutlaka er yada geç gündeme gelecektir.

 

9. TJK  web sitesiinden yazdığımız ya da sorduğumuz hiç bir soruya geri dönüş yapılmamaktadır. TJK  yönetiminin de çalışanlarınında ödeneklerinin yarışseverler tarafından karşılandığı unutulmamalıdır. Talep şikayet veya görüş bölümünden  gönderdiğimiz iletilere hiç bir cevap verilmemektedir. Bu yugulamanın o zaman neden web sitesinde koyulduğunu yarışsever merak etmektedir.

 

10. Yarışların öncesinde atların start girişleri çekimlerinde yıllar geçtikçe hiç bir ilerleme yoktur. Yurt dışı yarışlarda çok yakın ve görsel çekimler öne çıkarken TJK  nın çekimlerinde çok uzaktan sanki bir şeyleri gizler gibi çekimler söz konusudur. Atların start girişleri yurt dışı yarışlarda çok hızlı bir şekilde gerçekleşirken TJK  nın yarışlarından start girişleri çok uzamaktadır. Böylece starta ilk giren at bazen dakikalarca hareketsiz startta beklemek zorunda kalmaktadır. Atların huysuzluğuna neden olmaktadır. Start öncesi kaçan atlar i veya faulse start çin bekleyen hakemlerin  kaçan atlara bayrak sallaması ise ayrı bir komedi olmaktadır. Bu hakemler veya görevliler atları yakalamakla görevli olmalarına rağmen çoğu kez sorumsuzca davranmaktadırlar.

 

11. Atların yarışseverler için sadece bir bahis nedeni olmadığı, yarışseverlerin onlara karşı en insani duyguları beslediğinin unutulmaması gerekmektedir. Bu nedenle atlara karşı sert şiddetli veya gayri insani davranışlarda bulunanların da cezalandırılması gerekmektedir.Özellikle start girişlerinde gördüğümüz bu durumlar bazen vicdanımızı üzebilmektedir.

 

Hülasa yukarıda bir kaç madde ile sıraladığım konular haricinde elbette bir çok konudan da bahsedilebilir. Ancak bu yazımın bir dikkat çekme yazısı olarak algılanmasını ve  bazı gerekli önlemlerin alınmasını ümit ediyorum. Belki diğer yarışseverler tarafından dile getirilecek çok daha önemli konuları da unutmuş olabilirim. Bu konularıda paylaşmak ve büyüterek gerçekten her türlü aksaklığın ve haksızlığın önüne geçmek isterim. Unutmayalım ki birlikten doğacak gücün önünde kimse duramaz.