- Kategori
- Kişisel Gelişim
Toprak ve sınır yasası

Günün Anlamı : Bugün benim için ‘’TOPRAK’’ günü
''Bir gün toprak olacağız'' sözü bir kaçınılmaz yazgı ise biz neden bugün bir toprak gibi verimli, bereketli ve üzerinde milyonlarca canlının yaşayabileceği, büyüyebileceği ve besleyebileceği bir model olamıyoruz. ''Ne ekersen onu biçersin'' sözü toprak için olduğu kadar bizim için de geçerli değil mi? Toprak ekileni yargılamaz, siz de yargılamadan alın yüreğinize her şeyi ve büyütün verimli bir şekilde. Yanlış tohumlar elbet bu toprakta yaşamayacaklar.
Günün Duası: Tanrım, beni bir toprak kadar verimli kıldığın ve evreni besleyecek ürünler yaratmamı sağladığın için sana minnettarım.
Günün Onaylaması: Ben iyi tohumları büyüten ve orman haline getiren bereketli bir toprağım.
Günün Notu: Hepimiz bu ülke topraklarını korumakla yükümlüyüz. Toprağına sahip çıkamayan bir ulus, yok olmaya mahkumdur. Bu eylemi zevk ve keyifle yapmalıyız. O nedenle başta TEMA Vakfı olmak üzere bu alanda hizmet veren tüm kurumları ve bireyleri desteklemeliyiz. Toprak verileni bin kat fazlasıyla veren cömert bir organizmadır. Ya siz ne kadar cömertsiniz. Yaşamın sonunda bizi ağırlayacak toprağa şimdiden cömert davranmamızda bence büyük bir yarar var.
Günün Sözü: İnsanın bütün sorunları, ne olduğumuzu bilmemekten ve ne olacağımıza karar verememekten kaynaklanır. Vercors
Evrenin Kütüphanesinden : Hastalığın Adı: Horlama
Zihinsel Nedeni: Eski düşünce kalıplarını bırakmayı inatçı bir biçimde reddetme.
İyileştirme Mesajı: Zihnimden sevgi ve sevince benzemeyen her şeyi atıyorum. Geçmişi arkada bırakarak yeni ve önemli olana yöneliyorum.
Günün Yasası : SINIR YASASI
Evrende boşluk yoktur. Herkese ve her şeye bir alan yaratma hakkı verilmiştir. Her canlı kendi yaşam alanını yaratırken bir başka canlının yaşam alanına saygı göstermelidir. Bir birey kendini sevdiği ve değerli bulduğu oranda bir alana sahiptir. Kendini sevmeyen ve değersiz bulan bir birey alanını çok dar tuttuğu için bu sınırın dışında kalan insanların alanlarına kıskançlıkla bakar ve onların alanlarını daraltmaya yönelik eylemler yapar. Onlar hep kafesteki kuşa bakarak yaşarlar. Bilmezler ki, kafesteki kuş, onlara kafeste bir insan olarak bakmaktadırlar. Başkalarını kafeste görmek yerine kendine özgür alanlar yaratanlar, evrenin cömert zenginliğine inananlardır.