- Kategori
- Deneme
Türkiye'de Arkeolog (= İşsiz) olmak

Üniversite sınavına girdiğim yıl Mersin Üniversitesi'nde okuyan ablamın yanına gitmiştim. Ablam, Aydıncık Kasabasında turizm okuyordu. Deniz kenarında yer alan bu kasaba, Kelenderis isimli bir antik kenttir aynı zamanda... O zamanlar sınava girmiş ancak büyüyünce ne olacaksın sorusunun cevabını bulumamış bir genç olarak gezinip duruyordum. Ablam bana Aydıncık'ı gezdiriyor bir yandan da tarihi dokusu ile ilgili bildiklerini anlatıyordu. Beni burada bulunan bir anıt mezara götürdüğünde taşlara dokundum, duygulanmıştım. Yüzyıllar önce inşa edilmiş bir yapıya dokunmak beni çok etkilemişti. Lisedeki derslerimizden çok az fikir sahibiydim arkeoloji hakkında. Ablamın gözünün içine bakıp "ben kararımı verdim arkeoloji okuyacağım" dedim. Tatil bitip eve döndüğümde arkadaşlarla hangi üniversiteleri yazalım hangisi daha iyi bir şehirdir diye araştırıp dururken Eşkişehir'i çok beğendim. Artık seçtiğim bölüm ve gitmek istediğim üniversite hazırdı. Sonunda Anadolu Üniversitesi Arkeoloji bölümünü kazandım. Allahım böyle bir kampüs böyle bir güzellik ve özgürlük olamaz! Dersler çok keyifli, yaz aylarında gittiğimiz kazılarsa hem zor hem de çok güzeldi. Her kazı yeni yüzler ve sır perdesinin biraz daha aralandığı heyecan dolu dakikalar demekti.
Birgün okul bitti... Bir yandan eeee ne yapacaksın şimdi? Nerede çalışacasın? Öğretmen olsaydın... Öğretmen olamaz mısın sen şimdi? Bizim bir akraba var bak kpssden 90 aldı atandı sen kaç aldın... Ah ah... Biz dedik sana o bölümden birşey çıkmaz diye...Akıp giden soru seli içinde boğuluyordum. Ne olacak? Ne yapacağım? diye dövünüp dururken birden evlenmiş ve iki çocuk annesi olarak buldum kendimi...
Ne evlendiğim için pişmanım ne de çocuklarım olduğu için... Ama... Aması var işte... Bir iş sahibi olamamak içimi çok acıtıyor doğrusu...
Geçenlerde Kasım ayında yapılacak atamanın kadrosu açıklandı. Sadece 4 arkeolog ataması yapılacakmış... Şaka gibi... Bu ülkede yaklaşık 6000 işsiz arkeolog var ve kadroya alınacak arkeolog sayısına bakın... Üstelik Sanat tarihi mezunlarını ünvan değişikliği yapıp arkeolog olarak atamalarının acısı hala içimizde duruyorken....
Birkaç iş deneyimim olmadı değil... Dershane özel okul gibi işte... Ama ben mesleğimi yapmak istiyorum. Yılın iki ayı mevsimlik işçi olarak çalışıp geri kalan on ayda evde yararsız ve amaçsızca oturmak istemiyorum. Ülkemde binlerce işsiz arkeolog dururken Almanların, İtalyanların burada kazı yapıp tarihsel zenginliğimizi sömürmelerini izlemek istemiyorum. Çocuklarım büyüyünce onlara çok çalıyşıp iyi biryerlere gelmelerini öğütlediğimde "amaaan anne sen de üniversite okudun, okudun da ne oldun" diye bir yanıt almaktan korkuyorum...