Türkiye futbolu ayakta tutuyor

Futbolun milyarlarca kisi tarafindan takip edilmesinde, kulüp bazli turnuvalarda taraftar gruplarini, ülkeler arasi sampiyonalarda ise ülkenin tamamini birbirine baglamasindaki en önemli unsur, içi bos sanilan mesin yuvarlagin barindirdigi heyecan duygusudur. Eger bir gün bu parlak oyunun isiklari sönecek, ne mesin yuvarlagin ardindan kosan ne de bu kosanlari izleyen kitleler olacak ve bizim bu oyundan aldigimiz lezzeti bizden sonrakiler almayacaksa bu, ancak futbolun can damari olan heyecanini yitirmesiyle olacaktir.

Endüstrilesen modern futbol, bir taraftan bu oyunun gelismesine ve adeta bir sanayi gibi kalkinmasina vesile olurken büyük kulüplerin daha da büyümesine, küçük kulüplerin ise yerinde saymasina çanak tutarak gerek yerel gerekse uluslar arasi liglerde favorileri kolay kolay yenilmez, sürpriz galibiyetleri ise geçmise oranla kendilerine sikça rastlanmaz hale getirdi. Bu nedenle hem futbol takipçilerinin hem de bu oyunun patronlarinin arkasinda durdugu futbol modernlesmesi, belki de arka planda bu büyük uygarligin sonunu hazirlamakla mesgul.

Futbol uygarliginin, popülerligini ve insanlar tarafindan kabul edilirligini sürdürebilmesi için içindeki heyecan duygusunu asla kaybetmemesi gerekiyor. Hatta bu heyecan ne kadar çok ve farkli kitle tarafindan yasanirsa futbolun ileriki asirlara uzanan kollari da bu ölçüde güçlü olacaktir. Bu açidan bakildiginda milli takimimizin Euro2008’deki tarihi ilerleyisi futbol uygarligi adina, bizim için oldugundan çok daha büyük bir zaferdir. Zira izleyenlere her maçta futbolun ayri bir heyecanini yasatan millilerimiz, bir taraftan akla hayale gelmeyen ülkelerdeki futbol takipçilerinin turnuvaya olan ilgilerini devam ettirmeyi basarirken diger taraftan bu oyunun modernlesme ile sekteye ugrayan heyecan duygusunun da tekrar canlanmasini sagladi. Artik, teknik direktörlerin futbolcularina anlatacagi müthis örnekler, futbolun ikinci hatta üçüncü ligindeki uluslarin ileriye dönük umutlanmasini saglayacak büyük motivasyonlar ve güçlü takimlarin islerine olan ciddiyetlerini artirmalari için çok önemli nedenler var.

Sonuçta zayiflarin güçlüler karsisinda hiç sansi olmadigi maçlar, sadece favoriler arasinda yasanan sampiyonalar ve nihayetinde belirli takim ve ülkeler arasinda gidip gelen kupalar futbolun içindeki heyecan duygusunu azaltarak bu oyun için en büyük tehlikeyi olusturmaktadir. Futbolun, tipki bugün oldugu gibi ileride de en popüler spor olarak varligini sürdürmesi ve milyarlar tarafindan takip edilmesi için sürpriz galibiyetlere, sans faktörüne ve son dakika gollerine her zaman ihtiyaç olacaktir. Tüm bunlari, hem de ardi ardina oynadigi maçlarda tüm dünyaya gösteren millilerimiz bu açidan bakildiginda en az ülkemiz kadar futbol uygarligina da hizmet etmis ve mesin yuvarlagin ayni hizla dönmesine katkida bulunmustur.