Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ocak '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Ültimatom

Ültimatom
 

Adam fabrikadan çıkarılır, eline toplu para geçer, bir dönem iş arar, paranın verdiği güvenle bulduğu işlere burun kıvırır, belki de artık kendi işimin patronu olma zamanı gelmiştir diye düşünür ve gider bir bakkal dükkânı açar...

Daha önce ticaretle uğraşmadığı için, topladığı paranın hepsini kar zanneder, tutar yıllardır hayalini kurduğu arabayı biraz peşin verip, 48 ay vade ile alır...

Üç beş gün, eşe dosta fiyaka yapar...

Sonra batar!

Bizim mahalle bakkalının yaşadıkları da tam böyle oldu...

Henüz batmadı, can çekişiyor farkında değil... Ben aynı filmi daha önce defalarca gördüğümden, olacağı kestiriyor, üzülüyorum...

Bakkala değil, kendime...

Neden uzaktaki mahalle bakkalı kapanmazda, sürekli bizim eve yakın olan topu atar...

Suç sizde diyeceksiniz...

Değil, kendi adıma evin neredeyse tüm ihtiyacını, kısa sürede hayalindeki arabayı aldırdığımız mahalle bakkalından karşılıyorum...

Bir süre sonra nasıl oluyorsa sürekli aldığım Canki marka arpa suyunu bulamaz oluyorum!

“ Ağabey kalmamış benim Canki’den ”

“ Bayii gelmiyor”

“ Diğer marka var ama!”

“ Onlar geliyor”

“ Diğerinden iç...”

Sana ne be adam, keyfimin kâhyası mısın, para benim değil mi, istediğimi içerim de diyemiyor insan, ayıp olmasın diye diğer markayı alıyor...

Bakkal bu defa havaya giriyor

“ Ben dilediğim markayı satarım!”

Nah satarsın!

Bir kere satarsın, hadi benim gibi yumuşak yüzlüsüne iki kere, üçüncüye yağmur da yağsa, kar da yağsa, alırım şişelerimi, ayağımda terlikler olduğuna bakmadan yürürüm el alemin uzaktaki mahalle bakkalına...

Islanırım, ayaklarım çamurlanır aldırmam... Silerim defterden...

Sen de bana bu akşam camdan baktın gibi melül melül bakarsın!

Aldırmam!

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..