- Kategori
- Psikoloji
Umut
Ağrılar başladı…. Yine gece… Anlamadım gitti gece mi çeker ağrıyı, yoksa ağrı mı sever bu kadar geceyi…Anladığım, bu iki sevdalı kavuşur inadına, kavuşur haince planlarıyla…En olmadık zamanda, en sırtından vuran hain kurşunun hızıyla…
Dayan, der umut; dayan ben varım…
Sabah olacak yavaş yavaş…Dayan ki, ne zordur saatler; ne zordur dakikalar ve saniyeler ne geçmezdir bu zamanda. Nerde huzurlu gecelerin erkenden olan sabahları; nerde daha uykum var sabah mı oldu isyanları…
Yavaş akar saniyeler. Tadına varmak için; ağrıyla gecenin bu insanı kahreden buluşmasını sona erdirmemek için…
Dayan der umut…
Ne zordur, sabahın olacağını bile bile yaşamak zorunda kalmak o ızdırabı. Ne zordur umudu ürkütmeden, sarılmak. Ne güzeldir umut o anda ve ne zordur ona inanarak dayanmaya çalışmak.
Ne terk eder gider seni, ne de çabucak bitiriverir geceyi…
Olmasa eğer, sen de olmazsın; olmazsın ama varlığı ağır, gücü büyük çeker seni kendine.
Eğer olmasa dersin, ben bilirim yapacağımı ama var işte, var ve ya tutarsa vaadlerini.
Ne o terk eder seni, ne canına yetse de sen bırakıp gidebilirsin onu.
Bekle der sadece. Bekle ve sabret bu acıya. Dayan ki sabahı göresin. İnanırsın, bilirsin sabah olacak ve gün kovacak geceyi, en parlak ışıklarıyla… O ışıklar ki ağrının ilacı, o ışıklar ki sabrının armağanı… O ışıklar ki yeni gün… Merhaba diyebildiğin, gülümseyerek; için buruk bile olsa…
Umut-