Vakfın kurbanı olmayalım..

Malumunuz olduğu üzere yine bir Kurban Bayramı arifesindeyiz. Doğal olarak bazı vakıf ve dernekler misyonları gereği halkımızdan kurban bağışı kabul etmekte ve bunları bir şekilde değerlendirmektedir. Buraya kadar her şey güzel.. Yalnız bazı vakıflarımızın bundan önceki bayramlarda toplanan kurban bağışlarını kesmeyip başka şekillerde değerlendirdikleri basında “skandal” spotlarıyla yer bulmuştu.

Dini otoritelerin her türlü beyanına karşı hala kurban konusu her bayram geldiğinde ısıtılıp ısıtılıp tekrar gündeme oturtulmaktadır. Her ne kadar “tavuktan kurban olur” iddialarından bu yıl ricat edilse de; “kesilmese de kabul olur” iddialarından bir türlü vazgeçilmemektedir.

Çoğu vakıf bu tür tartışmalara girmeyi tercih etmezken; LÖSEV’in Kurban/Adak Bağış Formu adı altında gönderdiği bir broşür posta ile gelen faturaların birisinin arasından çıkınca ister istemez dikkatimi çekti. O anki sıkıntı ile broşürü buruşturup atmıştım; “Kurbanın kesilmeden kabul olacağını” nasıl iddia ederler diye.. “Kesimsiz kurban/kesimsiz adak” tabirleri böylece literatürümüze de girmiş oluyordu.

LÖSEV’in internet sitesine girdiğimde normal bağışlar ile kurban bağışları bölümünün bu sefer ayrılmış olduğunu gördüm. Kurban/Adak Bağışı bölümünün altında; kesimli kurban, kesimsiz kurban, kesimli adak, kesimsiz adak başlıkları vardı. Herhalde bundan sonra adakta bulunurken de kesimli kesimsiz diye özellikle niyet etmek gerekecek.. “Bağışla kurbanın parasını, gerisini boş ver” deniyormuş gibi geldi bana.. Bir de kurban fiyatlarını 250-300-350 olarak belirlemişler. Gönderilecek paraya göre mi kurban alıyorlar, yoksa üstü irat mı kaydediliyor?.

“Kesimsiz kurban” tartışmasına girmek vakfa ne kazandırır diye düşündüm uzun zaman.. zaten “bağış” adı altında yardım topluyorlar, bir de “kurban bağışı” kısmı olsa onu da kesip dağıtsalar hoş olmaz mı diye düşünüyorum.. Niçin vatandaşı kurbanı kesmek ve kesmemek arasında bir ikileme sokuyorlar; neyin mücadelesi bu? İster istemez akla birilerinin iddia ettiği “halkı dini vecibelerini yerine getirmekten uzaklaştırma misyonu” geliyor. İnşallah böyle bir amaç için hasta çocuklarımız kullanılmıyordur. Hasta çocuklarımızın böyle bir amaç için kullanılması fikri bile tüyler ürpertiyor.

Neyse dönelim kurban konusuna.. Onca ayet-hadis varken ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da “kurbanın parasını bağışlamak kurban yerine geçmez” fetvası varken kimin fikridir “kesimsiz kurban”. Benden para isteyin vereyim, kurban isteyin vereyim; ama neden kurbanımın parasını kesilmemek üzere istiyorsunuz. Amaç bir taşla iki kuş vurmak mı?

Vakfı bu anlaşılmaz tutumdan vazgeçmeye ve vatandaşın güvenini kazanmaya davet ediyorum. Siyasi ve ideolojik kokular veren davranışlar yalnızca sizden yardım bekleyen çocuklara zarar verir.

04.12.2008 Saat 15.50