Vakit yine hedef gösteriyor

Beyoğlu'nda yer alan kumbaracı50 isimli mekanda 21-22-23 Temmuz günlerinde sahnelenmekte olan Esmeray'ın oyunları Vakit Gazetesi'nin hedefinde bir kez daha. "Skandal Mekanda Skandal Oyunlar" başlığıyla verilen haberin içeriği neresinden tutsak elimizde kalır.

Bu ülke özgür, demokrat bir ülkeyse hiç kimsenin herhangi bir oyunun içeriğine karışma hakkı olmamalı. Esmeray bir transseksüel ve kendi hayatından da yola çıkarak Cadının Bohçası isimli bir stand-up gösterisi sergiliyor. Ben izleyemedim, fakat arkadaşım seyretti ve hatta Esmeray'la sohbet etme, tanışma imkanı da buldu.

"Bu oyunları seyretmeye insanlar para verip, bilet alıp gidiyorlar. Sizin uykularınız kaçıyor böyle oyunlar oynanıyor diye, fakat o çok övüne övüne sürdürdüğünüz demokrasi mücadelenizin iki yüzlülüğü açığa çıkıyor. Aslında ciddiye bile almaya değecek gazete değilsiniz, fakat arkanızda bulunan o güç daha önce yazdığım gibi korkutucu. Dolayısıyla o ciddiye alınmaması gereken haberleriniz bir anda çıkıp kabusa dönüşebiliyor."

Asıl mesele ve en korkutucu olanı ise, bu gazeteyi iktidar ve cumhurbaşkanı ciddiye alıyor.

Vakit Gazetesi, daha önce de Yala ama Yutma isimli oyunun oynanmasını engellemişti, takip ettiğim kadarıyla da oyunun oynandığını görmedim. Yazık oldu. Sırf konusunu okuyarak engellediler bir oyunu. Bu zihniyetlerin stadyumları doldurarak yaptıkları zikir ayinleri serbestse bu oyunlar da serbest, böyle bir ülkede yaşadıklarını onlara kim söyleyecek?

Şu haberin içeriğinde geçen cümlelere bakar mısınız?

Adı geçen tiyatro mekanında duyarlı Müslümanları tahrik eden “Yala ama yutma” oyunu büyük tepkiler alarak oynanmadan kaldırılmıştı. Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan objektif tavrıyla bu mekana mühür vurmuş, duyarlı Müslümanları tahrik eden oyunun büyük bir faciaya sebep olmasını önlemişti.

Ne kadar duyarlılar değil mi? Gözlerim dolu dolu oluyor bu duyarlılık karşısında adeta.

Mekanın yine ahlaksız bir oyunla karşı karşıya kalması başkanı zor durumda bırakmak için yapılan bir provokasyon olarak görülüyor.

Yemediler, içmediler, başkanı zor durumda bırakmak için bu oyunu hazırladılar. Yahu, bu oyun onlarca yerde sahnelendi daha önce zaten.

"Cadının Bohçası"nda ise transseksüel, kemalist ve feminist Esmeray kendi hayat hikayesini anlatacak. Stand-up gösterisinde feminizm propagandası yapılacak, bunun yanı sıra toplumun İslami değerlerine milliyetçilik yaftası yapıştırılacak. Masum dimağları kirletmek gayesiyle yapılan bu tür oyunlara, kültür ajanlarının gizli fon ödediği de daha önce tartışma konusu olmuştu.

Sizin masum dimağlarınız gitmez bu oyunlara zaten. Merak etmeyin, mışıl mışıl uyuyun, insanlar bilinçlenmesin, cahil kalsın diye çabalayın. İşinize geldi mi özgürlük çığlıkları atın, işinize gelmeyince sözde eleştirdiğiniz yasakçı zihniyete bürünün. Kültür ajanları değildir onlar, ergenekoncudur, ergenekoncu.

Bilindiği gibi “İşimiz savaş çıkarmak” diyen Ertuğrul Özkök'ün o dönem genel yayın yönetmeni olduğu Hürriyet gazetesi, “Yala ama yutma” ve Kumbaracı 50 mekanının avukatlığına soyunmuş ve savaş çıkarma misyonunu bariz bir şekilde o gün de ispatlamıştı.

Hürriyet böyle yaptı mı hatırlamıyorum, ama yaptıysa zaten demokrasiyle yönetilen bir ülkede yapılması gerekeni yapmış demektir.

Oyunların sahneleneceği Kumbaracı 50 daha önce de bir dizi skandalla gündeme gelmişti. “Yala ama yutma” adlı oyunun gösterim mekanı olarak tanıtılan Kumbaracı 50, duyarlı yayınlarımız sonrası bu oyunu sergilemekten vazgeçmişti.

N'olur artık duyarlı yayın yapmayın, yeter ya, yeter, bu ülke sizin zihniyetinizle şekillenmek zorunda değil. İslamla yönetilmiyor, dolayısıyla fetvalarınıza ihtiyaç da duyulmuyor oyunların sergilenmesi için, yeter.