Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

25 Ekim '11

 
Kategori
Haber
 

Van, deprem, Türkiye, terör, kara propaganda

Van, deprem, Türkiye, terör, kara propaganda
 

Milliyet.com


Van depremi acılarının yanında toplum  karakterini bir kez daha ortaya koyuyor.

Tüm Türkiye tek yürek halinde yardıma koşuyor.

Resmi, sivil görevliler her zaman olduğu gibi görev başında.

Bu arada Gölcük depremini hatırladım, meydana geldiği yer itibarıyla deprem arkasından  hurafe savunucularının, kara propaganda fırsatçılarının acımasızca yaptıkları yorumları.

Van bölgemizde oluşan büyük felaket, bölgenin içinde bulunduğu durum bakımından zihinlerde terör olaylarını çağrıştırdı.

Ateşi görenler yıkımı gördü ve görmeyenlerle birlikte aynı gözyaşlarını döktüler.

Kızılay yardım konvoyları yollara düştü.

Teknoloji sayesinde olay yerinde tüm faaliyetler göz önünde.

Kızılay yardım çadırlarını taşıyan kamyonun önü şehir girişine yakın bir yerde bir takım insanlar tarafından kesiliyor. Kamyonun üstüne tırmanan adamlar çadırları yere atmaya başlıyorlar. Eskort korumadan uyarı ateşi yapılıyor, aldıran yok, asker geliyor, sonuç değişmiyor ve kamyon yağmalanıyor. Kameraya doğru yaklaşan bir kişi, “Gel diyor kafama kurşun sıkan polisi göstereyim” diye feryat ediyor sanki kafasına kurşun sıkılan kişi ortalarda dolaşır gibi. Kara propaganda burada da devam ediyor. Kamyonun önünü kesenlerin savı, devletin yardım göndermemesi, çadırların kendilerine ulaşmaması. Oysa çadır kentler görüntüye geliyor. Herkes durumdan memnun, devlete teşekkürler gönderiyorlar.

Ve kerpiç ev meselesi yalnız Doğu’nun değil, tüm Türk köylerinin sorunu. Köy yaşamını bilmeyenler ve köyleri tatil geçirmek için gittiği yazlık köylerden ibaret sayanlar, kerpiç yapıyı, çamuru sadece Doğu’da sanıyorlar. Türkiye’de yurt dışına giden işçilerden bu yana, köylü gurbet kuşlarının kendi gayretleri ile köy evlerinin duvarlarına beton, çatılarına kiremit girdi. Hangi dönemde, kaç köye devlet ev yaptırdı?

Ve deprem terörü çağrıştırıyor Deprem ile terör örgütünün  ne gibi benzerlikleri var?

İkisi de cinsiyet, milliyet, suçlu-suçsuz ayrımı yapmıyor, yaş farkı tanımıyor, hedef gözetmiyor, tuttuğunu eziyor.

İkisi de acımasız, insanlara korku veriyor.

Her ikisinin de nereden geleceği, nasıl vuracağı belirsiz.

kitleleri ayağa kaldırıyor, dünyadan ses getiriyor.

İkisi de zayıf yapılardan vuruyor ve sonuçlarında güvenlik zafiyetleri tartışılıyor

Depremden ve terörden hemen sonra uzmanlar çıkıyor, görüş bildiriyor, medya olanca birikimini birkaç günde aktarmaya çalışıyor ve sonrasında olay çabuk unutuluyor yani saman alevi gibi yanıp geçiyor.

İki olaydan sonra da siyasi güç, eleştirilerin hedefi oluyor.

İkisi de yıllardır Türkiye’nin gündeminde.

Acılar, gözyaşları dinmiyor ve kurtarılan karagözlü 13 yaşındaki Yunus hayata tutunamıyor.

Ve otuz öğretmen yıkıntılar altında kalan diğer insanlarımızla aynı son’a uçuyor.

Felaketin nereden ve nasıl geleceği belli olmuyor.Hüseyin Seyfi 

 
Toplam blog
: 498
: 1546
Kayıt tarihi
: 12.08.07
 
 

Öğretmen Okulunu ve İktisat Fakültesi Kamu yönetimi bölümünü bitirdim, eğitimciyim, İyi derecede ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara