Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Şubat '08

 
Kategori
Yöresel Yemekler
 

Vatanımızın güzellikleri

Vatanımızın güzellikleri
 

şeytan sofrasından görünüm


Balıkesir’mizin üç “K” si meşhur kolanyası, kavunu ve kızları.

Muhteşem güzelliğiyle Körfez sahilleri kaz daglarının dogal güzellikleriyle birleşen doğa harikası yerleri her sezon muhteşem görsel doğa şöleni görmek tatmak kent gürültüsünden hareketliliginden uzak huzur veren havayı solumak unutamayacagınız ve ayrılmak istemeyeceginiz yerler ben İzmir Aşığı olmamdan olsa gerek aslen Balıkesirli olmama ragmen yeni yeni keşfediyorum memleketimin güzelliklerini tavsiye edilesi o kadar güzel yerler varki Ayvalık’ta şeytan sofrasında gün batımı izlemek müthiş güzellikler tabi ki bunun yanında cunda adasında deniz eşliğin balık yemek bunlar anlatılmaz yaşanır gerçekten bende yaşamadan önce bilmiyordum bu güzellikleri, Sizlerle paylaşmak bu güzelliklere imrendirip yaşamanızı isterim.Tatmanızı istedigim lezzetlerde var Edremit körfezinin meşhur zeytini özelliklede zeytin reçeli kesinlikle tatmanızı isterim Birde meşhur tatlımız var Tarihimizden günümüze taşınan lezzetler arasında höşmerim onunda bir hikayesi oldugunu duyunca daha bir zevkle yedim

”Hoş mu erim" nasıl "Höşmerim oldu?

Höşmerim Anadolunun birçok yerinde bilinen ve sevilen bir tatlı. Hemen hemen her evin mutfağında bulunan basit malzemelerle yapmak mümkün. Peki höşmerimin Kurtuluş Savaşı yıllarına dayanan ilginç bir öyküsü olduğunu biliyor muydunuz? Höşmerim; fazla malzeme gerektirmemesi, çabuk hazırlanabilmesi ve lezzeti nedeniyle anadolu mutfağında önemli bir yere sahip. Ayrıca höşmerimin tarihten gelen farklı bir özelliği daha var. Çünkü höşmerim Kurtuluş savaşı yıllarında ortaya çıkan bir tatlı. Rivayete göre İstiklal Savaşı'nın en çetin dönemleri sırasında Yunanlılarla savaşan Türk askerleri, Işıklar köyünde yaşlı bir ninenin evine konuk olurlar. Düşmanlara karşı canını vermekten çekinmeyen askerlerimizi gören nine oldukça duygulanır ve onları ağırlamak için seferber olur. Ancak savaş zamanı olduğu için ikram edebileceği fazla birşeyi yoktur. Dönemin zor şartları altında evde yiyeceği olmayan nine, elinde bulunan süt, yağ, un ve şekerle hemen oracıkta bir tatlı hazırlar. Sonra da askerlerimize ikram eder. Ninenin tatlıyı sunarken "Hoş mu erim" demesi gel zaman git zaman içinde değişir ve askerlerin o zaman çok beğendiği tatlı günümüze "höşmerim" olarak ulaşır. Höşmerimin hikayesi böyle. Efsanevi tatlının yapılışı ise oldukça basit. Önce tereyağını orta büyüklükte bir tavada eritmeniz gerekiyor. Hemen ardından erimiş tereyağına ılık sütü yavaş yavaş ekleyin. Bir tutam tuz attıktan sonra unu kaynamakta olan karışıma yedirin. Bu sırada malzemeyi sık sık karıştırmanız çok önemli yoksa tatlınız topaklaşabilir. Kıvam koyulaştıktan sonra tatlının iki yüzünü de nar gibi kızartın. Genişçe bir tabağa aldıktan sonra üzerine şerbet ya da toz şeker dökün. Höşmerim artık yenmeye hazır. Tabi bu kıtlık yıllarından kalan bir tarif. Eğer imkanınız varsa tatlınıza tuzsuz peynir kabartma tozu, yumurta ve irmik ekleyerek höşmeriminizi daha lezzetli hale getirmeniz mümkün.

Bir çok lezzet var kendi kültür ve öz degerlerimizi yaşatmak adına en önemliside sağlıklı yaşam adına bunları sizlerle paylaşmak kültür ve özdeğerlerimize sahip çıkmak bizlerin yapacağı şeyler

Tabi ki özdeğer ve kültürümüzü sadece cahillik yobazlık anadolu kültürü diye yaşamak istemeyen diğer taraftan medeniyet denilen tek dişi kalmış canavar, avrupalaşma avrupai ne olduğu belirsiz sağlıksız beslenme sağlıksız yaşam tarzı ve nereye gittiği belli olmayan gençlik bunlar Türk’lük vasvı değil olmıyacakta benim ve benim gibi düşünen kişilerin varlığı yeticektir bu ülkenin var olmasında çünkü muhtaç oldugumuz kudret damarlarımızda ki asil kanda mevcut

Sevgiye Sevgilerle

 
Toplam blog
: 23
: 435
Kayıt tarihi
: 12.11.07
 
 

 Öğrenmek, birşeyler paylaşmak adına Milliyet Blog'dayım. ..