- Kategori
- Sivil Toplum
VUR KIR PARÇALA
Her ortamda Sn. Erdoğan' ın, Sn. Baykal' ın, Sn. Bahçeli' nin, Sn. Başbuğ' un hep gergin, sinirli oldukları söyleniyor, yazılıyor. Ben bunun neden garipsendiğini, neden olmamasının gerektiğinin düşünüldüğünü anlayamıyorum. Bana aşırı derecede normal geliyor. Bir devlet yönetiminin üst kademesinde hizmet verenlerin gergin olamayacakları vb savlar teoride doğrudur ama sadece teoride.
Sayın okurlar bir toplumun yöneticilerini o toplumun bizatihi kendisinden biyolojik, genetik, sosyolojik, psikolojik ve dahi her ne açıdan bakarsanız / değerlendirirseniz soyutlayamazsınız. Bahsedilen kişi ve kurumlar sonuçturlar. Kaynak değildirler. Kaynak sizsiniz, biziz, hiç değilse kabul ediyorum benim. Kaynak ben olursam eğer, hangi makama gidersem gideyim özümde ben giderim, o zaman sonuçta ben olurum.
Sayın okurlar geçtiğimiz hafta Türk Telekom - Beşiktaş Cola Turka basketbol maçı vardı. Ben ikinci devre başında açtığımda televizyonu, kavgalar yatıştırılmaya çalışılıyordu. Neyse bu fasıl bitti takımlar sahaya çıktılar. Maç başladı ve TT seyircisinin tezahuratı aynen " VUR KIR PARÇALA BU MAÇI KAZAN" şeklindeydi. Allah aşkına bir eğlence olan sporda ve hani -bence ayrımı olmazda- daha elit! denilebilecek bir salon sporunda dahi seyircinin beklentisi sadece kazanmak ise ve kazanabilmek için vurmak, kırmak, parçalamak dahil her şeyin mubah olması ise, o zaman sonuçta bir devlet yönetiminin karmaşıklığında hareket eden insanların neden sakin, yumuşak olmalarını bekliyorsunuz. Lütfen tekrar düşünün sadece bir basketbol maçında -üstüne üstlük tamamen dahilide bir maç ve üstüne üstlük basketbolun b harfi ile ilgisi olmayanlar bile biliyorlarki bu iki takımın yurt içinde dahi şampiyonluk şansları % 1' den az (Bence hiç yok)- bu kadar gerilen bir toplum, 40 dakika maçı seyredemeyip polis zoruyla salondan çıkarılan bir toplum, temsilci diye kimi seçer, seçilen nasıl olur toplumun tepkilerinden daha farklı tepkiler verebilir.
Sayın okurlar her alanda, her yerde, önce değişenin biz olması gerektiğini kavrayamazsak eğer hala nedenlerden değil sonuçlardan şikayetçi olmaya veya sonuçları eleştirmeye devam edeceğiz ve tabi bu da olumlu bir sonuç doğurmayacak.