Yahşi Batı, bir kovboy filmi

Eskiden televizyon vardı. Televizyonda da Uzay Yolu, Üç İstanbul ve kovboy filmleri vardı. Cem Yılmaz’da o dönemlerin izleri tüm filmlerinde görülüyor. Müthiş bir gözlem yeteneğiyle aklımızdan çıkmayan, bizi heyecanlandıran şeyleri iyi yakalamış.

Sonuçta bir komedi filmi entelektüel düzeyi çok yüksek kaç tane komedi filmi var. Şu an çekilen komedi filmlerinde argo espriler, küfür ve absurd şeyler bulunur. Cem Yılmaz’ın filmleri de komedi filmi sonuçta. Çok derinlikli mesajlar yüksek bir kültür düzeyine hitap etmesi gerekli değil. Sonuçta gişeye oynuyor Cem Yılmaz. Popüler Kültüre hitap edecek.

Filmden ne beklendiği de çok önemli. Cem Yılmaz’ın Stand up şovlarında gülerken geberdik. Zaten kendiside şovlarında kendiside belirtiyor çok güldüreceğini. Bu yüzden cem Yılmaz’dan beklenti yüksek. Benim beklentim çok yüksek değildi. 120 dakikalığına eğlenmek, iyi vakit geçirmekse beklenti benim için bunu karşıladı.

Gülerken kopmadık ama güldük. Ama küfürler biraz abartılmıştı. İncelikten yoksun. Sokakta erkeklerin aralarında konuşacağı tarzda argo yüklü espriler kullanılmış.

Cem Yılmaz Amerika’da çekilen kovboy filmlerini aratmayacak kalitede bir kovboy filmi çekmiş. Kostümler, makyajlar, dekorlar mükemmeldi.

Çok eleştirildiğini duydum, beğenilmediğini. Eleştirmek kolay ama var mı rakibi daha iyisi? Bence gişesi de iyi olacak çünkü espriler çok bizden.

Film konusuysa:Yıl 1881.(Bu tarihle ilgilide ince bir gönderme var bana göre Atatürk’ün doğum tarihi) Amerika’yla ilişkilerin iyi tutulması yönünde iki Osmanlı bürokratı Lemi Bey’le (o bir monşer) Aziz Efendi (o da Teşkilatı Mahsusa’dan), Sultan’ın Başkan Garfield’a hediye edilmek üzere verdiği elmasla yola çıkıyorlar. Sonrasın da başlarına gelen şeyler her kovboy filminde rastlanan türden şeyler. Olaya komedi katan şeyse ramazan eğlencesi unsurlarının (orta oyunu, Hacıvat- karagöz, kanto, macun, şerbet v.b)kovboy filmine montajının yapılması