Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mayıs '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Yalı

Yalı
 

Güzel İstanbul’umun muhteşem denizinde teknedeyim, elimde zıkkım daldım gittim teknenin kıçında köpüklere…maviye…yeşile.

Ulan diyorum içimden dalgalar yalıları okşarken…. ulan orada yaşayanlar insan da… biz neyiz be ?

Sonra aklıma Diyarbakır’lı kavruk bir velet geliyor, ben hiç deniz görmedim abi büyük mü? diye spikere soruşu meraklı kocaman gözlerini açmış…

Şükür et kızım diyorum içimden manyama… dünyanın en güzel ilinde doğmuşsun, hiçbir şey yapamazsan akşam iş çıkışı sahilde, bir çay içiyorsun ya dalgalarla dertleşirken, içini, zehrini boşaltıyorsun ya denize, daha da belanı mı arıyorsun?

Hem o dışarıdan süslü püslü, bahçesindeki hizmetli kulübesi bile senin evinden büyük yalıda oturanlar mesut mu bakalım.

Bir tanıdığım vardı, işyeri Çağaloğlu’nda, evsahibi Osmanlı paşazadelerinden, 3 kardeşlermiş bu yaşlı beyzade, iki kız kardeş birde kendisi…

Bu boğazdaki bilmemkaç odalı yalılardan birinde kalıyorlarmış.

Üçü de evlenmemiş.

Soylular ya, kim bilir kendilerine layık birini mi bulamadılar… yoksa çok zengin tiplerde bu paranoya vardır ya, acaba beni mi , paramı mı seviyor diye, belki de bu sebepten bilemem.

Üç yaşlı soylu aynı evde, çoluksuz, çocuksuz, amaçsız ve hastalıklarından dolayı da aç…

Yalılar… hanlar… hamamlar ama aç ölecek insanlar… ve bu kadar variyet kimsesizliklerinden ötürü de devlete kalacakmış.

Düşününce ürperdim.

Aklıma annem, babam, kocam, kızım, kardeşim, eniştem, yiğenim ve hepimizin sesiyle inleyen mutfağımız, soframız geldi.

Çok şükür… çok şükür… çok mutluyum çok….

Kutu gibi evimde, ay sonunu zar zor getirsem de çok zenginim çok…

Fakir ulaşamadığı yalıya mundar dermiş gibi oldu ama valla samimiyim :))

 
Toplam blog
: 149
: 1089
Kayıt tarihi
: 24.08.07
 
 

Rakamlardan vakit buldukça harflere bulanan, okuyan, yazan bir mali müşavirim. Anneyim. Hayatı ya..