Yasaklı Günler Kent Güncesi

Dizilere sığınırım ben böylesi günlerde

Sözcüklerin o gizemli ve derin

Yeralti kentime, (S)öz batımı'na

Mekanlarına uğrarım ve ev ev odalarına

Korona belasında, ya da

Güncelin telaşlı siradanligindan

Veya toplumsalin anomalisinden

Sıkılıp bunaldigimda da.

Sözcük berberime uğrarım en az ayda bir kez

İsyan sozcuklerimin uzun percemlerini,

Kestirip şekillendirmek için, tel tel..

Ve uzayan asi söz tırnaklarımı,

Törpületmek için, birer birer..

Sözcük meyhanem hemen yakınındadır berberimin,

Dize katkılıdır orada da içkilerim.

Duruma göre, bazen sert sözcüklerle,

Bazen de yumuşak ve tek içerim.

Meyhane sonrası düşer bazen yolum,

"Saf Asklar Müzesine"..

Anımsarım ki onlar, bazen uçarı,

Bazen de utangaç ve kuşkucuydular..

Kimi zaman ise küskündüler  kendilerine

Ve giderek kısalan gölgeler gibi,

Oluşan hayallerden,

Nadiren de hoyrat sevinçlerden mürekkep.

Ardından hamaminda,

Şiir sıcaklığında terler, keselenirim,

Oldukca sert sözcüklerle.

Yumusaklariyla sabunlanip yıkanır,

Sırma imge işli havlularla kurulanirim.

Mapushanesi de vardır bu yeraltı kentimin

Kuytu bir kosesinde

"Soylu (S)özler Hücresi"nin kot alti zemininde.

Alırım dil ucuma argo ve küfürlerimi,

Boşaltır onlari yankıyla duvarlara,

(Secili bazı Can Yücel şiirleri zihnimde asılı)

O tenha karanlığa ve rahatlarım.

Sözcük tamirhanem de vardır bu kentte.

Yolu "Hisli Dizeler Marketi"ne paralel gider..

Yerustunde incinen, kırılan sözcüklerimi alır,

Onartirim orada, birer birer.

Çıkarım onlarla sonra güneşe

Yasaklı günlerin ertesine, yeryüzüne,

Onun ışıklı seline..

Tesekkür ederek o (S)özbatimi kentime,

Üç kere. üçer kitalik şiir amentüeriyle...

I. Ersin KABAOĞLU,
14 Aralık 2020, Ankara