Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Aralık '06

 
Kategori
Yılbaşı
 

Yeni yılda...

Yeni yılda...
 

İnsan, yeni yılın daha aydınlık, barış dolu ve iyiliklere gebe bir yıl olduğunu düşünmek fikrini seviyor. Kocaman adamlar, kadınlar olduk ama yine de üzerinde bu "yeni yıl" yazan kırmızı elma şekeri bizleri heyecanlandırıyor. Geçen yılın o kırgınlıkları, küçük zaferleri, hırsları, budalalıkları, hasetleri, hüzünleri, kederleri, boş avuntuları, sönen umutları, alınan öğütleri, verilen öğütleri, içli içli akan gözyaşları, aşklardan kalan kırıntılar, kaybedilen candan sevilmiş insan yüzleri, yeni tanışmaların heyecanı, başarabilme hazzı, yenilmişlik duygusu ve daha buna benzer bir çok duygu, kapısında 2006 yazılı mahzene gömülmeyi bekliyor. İstiyoruz ki; tüm hatalar o mahzende kalsın ve temiz bir yaprak açalım hayata.

Ve biliyoruz ki; bizlere bir başlangıç noktası lazım. Herkes kendi başlangıç noktalarını kendisi belirleyebilir. Doğum gününde hayatını değiştirmeyi hedefleyebilir mesela ya da gecenin bir vakti siyah-beyaz bir rüyadan uyanıp "bu artık böyle gidemez" diyebilir. Ya da günün tam ortasında elinde bir fincan çay otururken "ben ne yapıyorum?" diye sorabilir kendine ve bu soru onun başlangıç noktası olabilir. Velhasılı kelam insan başlangıç noktalarının neresi olacağını bir türlü kestiremez. Oysa yeni bir yıl pek çoğumuz için yeni bir başlangıç umududur.

Yeni bir defter edinirsin kendine. Ve 31 Aralık gecesi oturur yazmaya koyulursun. Şöyle başlıklar atabilirsin mesela ilk sayfaya "bu yıl beni en çok yoranlar" yazarsın altına sıra sıra. Biiiir dünyanın gidişatı beni çok yordu. İkiiii insanlar beni çok yordu.Üüüüç aslında beni en çok kendim yordum. Sonra kalemin arkasını dişlemeye başlarsın büyük ihtimalle. Bu 3 numaralı madde aslında seni en çok yoranlar, bunlardan nasıl kurtulman gerektiği, bundan sonra neler yapman gerektiği başlıklarının özüdür. Bir süre kafa yorarsın ve bilirsin çıktığın yol biraz zorlayacaktır seni. Yeni yılda başlangıç noktan kendinsindir aslında.

Yeni yılda bir çok dileklerle karşılaşırsın. "Dünya barışı diliyorum" der biri. Ya da başkası çıkar "açlık olmasın" der, bir başkası çıkar "çocuklar okula gitsin" der ve pek çok dilek 31 aralık akşamı havalarda uçuşur. Oysa hikaye bellidir. Önce sen kendinde bir şeyleri değiştireceksin. Dilemeyeceksin içinde yer alacaksın. Açlık olmasın istiyorsan etrafındaki açları bulup doyuracaksın, barış mı istiyorsun kavgalara girmeyeceksin kavga edeni ayıracak onlarla tek tek konuşacaksın. Çocuklar okula mı gitsin istiyorsun o halde çocuğunu okula göndermeyeni ikna edeceksin , okullara kitap yollayacaksın çocuğunu okula gönderecek durumu olmayana kalem, defter alacaksın ve yeni yıla bir tek dilekle gireceksin; "Yeni yılda önce kendimdeki hataları sonra etrafımdakileri düzeltmeyi diliyorum. Çünkü hepimiz bunu yaptığımızda herşey çoktan yoluna girmiş olacak..."

Mutlu yıllar...

RESİM:http://www.deviantart.com

 
Toplam blog
: 408
: 1090
Kayıt tarihi
: 17.06.06
 
 

Gazetecilik okudum... Ama gazeteciliği sırf yazabilme serüvenine bir adım daha yaklaşabilmek için ok..