Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Kasım '08

 
Kategori
Mimarlık
 

Yeşil Hoca Taşkın'daki tabut evlere ithafımdır...

Yeşil Hoca Taşkın'daki tabut evlere ithafımdır...
 

1999 depreminde GÖÇER KONUTLARI'NIN içinde can verenlerin ve diğer tüm illegal müteahitlerin sebep olduğu ölümlerin anısına yazıyorum bu gün.

O TABUT EVLERİ inşaa ettikleri için şiddetle kınıyorum hepsini.

Onların Tabut evlerini ruhsatlandıran tüm yetkilileri de.

Onların tabut evlerini elektrik su ile donatan onları tapu yetkisi ile tanımlayanlara da.

Bu suç kollektiftir.

Bu suçun failleri hiçbirşey olmamamış gibi mutlu mesut huzurla dolaşmaktadırlar.

DEPREMDE ÖLENLERİN akibetleri mi?

KADERDİR, ALINYAZISIDIR.

YARADICI BÖYLE TAKDİR ETMİŞTİR.

ÇÜNKÜ yine aynı yaradıcı ONLARA ,

BU KATLİAM İÇİN -TAM YETKİ- TANIMIŞTIR

Bu kaderci zihniyetler ile buralara kadar geldik.

JEOLOJİ MÜHENDİSLERİNİN atlandığı bu sektörde, bu ruhsatta OLMASI GEREKEN MADDELERİ görünce çok mutlu oldum.

Tüm yasa dışı inşaatların sorumlularına şiddetle lanet olsun.

Bence bu tarz inşaatlara kimlik kazandıranlar çok ağır bir vebal içindedirler.

Kimse ölmeyi haketmemektedir.

Ben ne mühendisim, ne mimar, ne de jeofizikçi.

Ama depremin hemen ertesi günü YALOVA'ya gittiğimde, yedinci katların nasıl zemin kat oluşturduğunu, dev blokların savrularak nasıl birbirine sarıldığını,
birleşik blokların birbirinden nasıl çözüldüğünü gördüm ve bu yıkılan blokların arasında bazı binaların bir çizik bile almadan şerefle nasıl dimdik ayakta kaldıklarını da gördüm.

Bu nasıl bir çelişkiydi?

ÖLÜMÜ SOLUDUM orada.

Buna kimsenin hakkı olamaz.

Şimdi gerçekçi olalım ve İnşaat ruhsatı maddelerine göz atalım.

Görüşüme göre irtifa hakkı için kesinlikle ZEMİN ETÜDLERİ tamamlanmalı.

Bu yüzden de BELEDİYELERDEKİ İZİN BRİMLERİNE çok yetki düşmektedir.

Malzeme ve işçilik kalitelerini de asla yadsımamalıyız.

Her cebine kapitali dolduran adam, arazi satın alarak inşaata girişememeli.

Bunun tek bir adı vardır.

CİNAYET.

Bu cinayetlerin failleri de yasal boşluklardan yararlanarak cezalarını tazmin ederek katliamlarına geri dönmektedir.

Aslında ne yapılmalıydı.

O ölümlerin tüm faillerinin mal varlıkları, banka hesapları öldürdükleri kişilerin ailelerine hibe edilmeliydi.

Çok mu aykırı, asla, onların bu öldürme hürriyeleri ile kıyaslarsak hiç de aşırı gelmesin bu dileğim.

TÜKETİCİ OLARAK TEPKİMİZ NE OLMALIDIR?

Son yazılarım sürekli son derece can sağlığımızla ilgili olan DEPREM e karşı korunma yollarımızdı.

Bu konumda hayatta kalmak için ne yapabiliriz?

1-Konut satın almak ya da kiralamak için yola çıktığımızda, o mevkide KAT İRTİFA HAKLARINI baktıracağız.

Bunu nasıl yapacağız?

FEN İŞLERİ makamlarına gideceğiz parsel numarasının üzerinden planı açtırarak
o binanın, kimin tarafından, hangi tarihte, hangi proje üzerinde, hangi inşaat mühendisinin onayı ile yapıldığına baktıracağız.

Haa baktırdık, o bina ruhsatsız mıdır?

Arsa olarak mı duruyor o parsel?

O alan için kat irtifası nedir?

Mesela iki kat izin verilen mevkide dört kat mı çıkılmış,

İkamet ettiğim HOCA TAŞKIN muhitindeki ÇOK KATLI kaçak yapılaşmada olduğu gibi!

Kaçacaksın o evi satın almak ya da kiralamak eyleminde bulunmayacaksın.

İşte tepki bu olmalıdır.

TÜKETİCİ BİLİNCİ bu olmalıdır.

2-Çevremizde yaşadığımız mevki için az çok düşüncemiz vardır, neden iki kat verilmiştir?

Ya o bölgenin SİT ALANI alınması konumunda bir tarihi dokuyu koruma amacı mevcuttur ya da zemin etüdleri açısından jeolojik yapısı ile drenci zayıf bir parseldir yaşadığınız bölge, burada çevrenizden her kim olursa olsun ZORBALIKLA kaçak inşaat yapmamalıdır.

Bunun savaşını verebilmeliyiz.

Gecekondu zihniyetlerin önüne millet olarak son vermemiz için bu bilimselliği yakalamalıyız.

Mimar & inşaat & mühendisi ve jeoloji uzmanları üçgeninin atlandığı tüm yapılar benim objeme göre YASADIŞIDIR.

1999 öncesinde bunlar aralık olan tüm kapılardan faydalanarak inşaatlarını yapmışlardır.

Ama artık yasalarımız sert önlemler almıştır.

Çok geç de olsa.

Mesela kapı önlerinde karılmış oransız harçlar değil,

ÇİMENTO MAKİNELERİNDE DARBELİ BETON yöntemi ile hazırlanan kalıplar kullanılması yasal tüzüklerle maddeler halinde onaylanmıştır.

Haa bu demektir ki, ev satın alırken ya da kiralarken neye bakacağız?

Önce FEN İŞLERİNE BAKACAĞIZ.

Yapı yasal mıdır değil midir?

Mutfağındaki dolapları ya da karton piyerleri değil, önce binanın nüfus kağıdına bakacağız.

Kaç yıllıktır?

Kimler projelendirmiştir?

Kimler planlamıştır?

Eğer biz kendimizi önemsemezsek, devlete asla kızamayız,

Muhtemelen deprem sonrasında istatsitik tablolarında hangi hanede kaç kişi ölecek bunların bile hasaplamaları yapılmış ve ÖLÜM BEKLENİYOR.

ÖNLEM OLARAK NE YAPILMIŞ,

CESET TORBALARI finanse edilmiştir.

Evet acı ama gerçektir, biz kendi hayatımızı ciddiye almazsak eğer sonucu o torbaların içinde ceset olmaya rıza göstermektir.

Hayatta kalmamız için sahip olduğumuz tüm değerlere sonuna kadar sahip çıkmamızın tek yolu da ZEKİ VE BİLİMSELLİKTEN UZAKLAŞMAMAK olmamızdır.

Lütfen akılım olalım ve kendimize sahip çıkalım.

SAYGILAR DİLİYORUM.

NİLGÜN ÇAKICI/BURSA

 
Toplam blog
: 238
: 1468
Kayıt tarihi
: 26.03.07
 
 

Bursa'dan bir milliyet okuru olarak, burada sizlerle olmak çok güzel. Bir ev hanımıyım, iki çocuk..