Yeterki İnsan Olun

Tarihte bütün imparatorluklarda ve krallık dönemlerinde örneğin Romalılarda olsun Osmanlılarda olsun kardeşini öldürenlerinden tutunuz babasını boğazlayarak öldürene kadar bir çok örnekler mevcut.

Hangi din inancına mensup olunursa olunsun, hangi nedenlerle olunursa olsun bu tür vahşetlerin tanımı hastalıktır nokta!..

Hastalıklı ruh günümüz dünyasında da yaşanmaktadır farklı yöntemlerle, hem bazı hasta ruhlu insanlarda hem de bazı devletlerde.

Mesela (sivil halkı tenzih ediyorim) İsrail devletinin Filistin devletine yaptıkları. Tarih boyunca beraber yaşam sürdürülürken bin dokuz yüz kırk sekiz yılında nokta kadar toprağa sahip olan İsrail'in günümüze kadar neredeyse toprakların tümünü ele geçirmeye çalışmış, çalışmaya da devam etmmekte.

Neden ele geçirmeyi istiyor üstelik kan dökerek?

Tabi ki kendi inancında ve ırkında olan insanların geleceğini ve daha fazla toprak sahibi olmalarını düşündüğü için.

Bazı insanlar da öyle değil mi dir? Tıpkı aynı topraklar üzerinde yaşayan İsrail ve Filistin misali, kanbağı olan iki kişinin ortak işe başlamasıyla yıllarca kazançlarına kazanç kattıktan sonra ortaklardan birinin bencilce oğullarının ve torunlarının geleceğini garantiye almak düşüncesiyle kanbağını yok sayarak prestijini tersyüz ederek zorbalıkla şirketi ele geçirmesi gibi.

'İnsanları tanıdıkça hayvanları daha çok sevmeye başladım' ilkesine çok katılıyorum özellikle köpekleri.

Balta girmemiş ormanlarda vahşi hayvanların yaşam sürdürmeleri için kendi aralarında kendi sistemleri içinde biirbirlerini kendi kuralları doğrultusunda öldürmeye yelteniyorken insanların böylesine vahşice girişimlerinde bulunmalarına inanamıyorum. Bir söz vardır 'yatacak yeri yok' diye. Böyle insanların gerçekten yatacak yeri olmaz olmamalı.

Ben böylelerini insandan bile saymıyorum.

Siz siz olun insanları sevmeye çalışın sevin. Sevgi öylesine güç-kuvvet ki onun meydana getirdiği varlık ve metalar torunlarınıza da torunlarınızın torunlarına yeter, yeterki insan olmayı tercih ediniz!