Yoksa Bakan Dursun'u mu aradı?

Bingöl ne çekiyorsa sahipsizlikten çekiyor.

Bugüne kadar sahip çıkan olmadığı için tüm kurumları Elazığ'a bağlandı.

Bölge müdürlükleri Elazığ'da kuruldu.

Bingöl'e sadece şeflikler verildi.

DSİ'de, karayollarında, orman müdürlüğünde... olduğu gibi.

Elazığ eliyle yönetilince yatırımlar da gelmedi.

Başka iller kat kat gelişirken, Bingöl hep yerinde saydı.

Bölge müdürlükleri tarafından yönetildikçe de saymaya devam edecek.

Bunun en büyük örneği, Bingöl ile Elazığ illerinin karşılaştırılmasıyla
görülebilecek.

Elazığ nereden nereye geldi.

Bingöl nerede kaldı.

Bingöllüler, Elazığ'a bağlı kurumlar içerisinde büyük öneme sahip olan ve 2003 yılında Elazığ'a bağlanan orman müdürlüğünün yeniden Bingöl'e getirilmesi için yıllarca uğraş verdi. Bu isteklerini 2009 Eylül ayında Bingöl'e gelen Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'na da iletti.

Siyasetin cilvesinden olsa gerek, bu talebi alan Bakan Eroğlu hemen telefonuna sarılıp, bir yerleri aradı.

Talimatlar yağdırdı.

Bakan Eroğlu, aradığı kişinin orman işletme genel müdürü olduğunu belirterek telefonda şunları söylemişti: "Bütün vatandaşlar Bingöl’de isyan ediyor. Orman Bingöl’de, Müdürlük Elazığ’da bu nasıl oluyor? Ben bütün ormanları burada ihya edeceğim. Sen Bingöl’e müdür tayin et. Şefliği boşver. Kararı Bakanlar kuruluna getir gereğini yaparız. Orman Müdürlüğü Bingöl’e hayırlı olsun.”

Bakan Eroğlu'nu can kulağıyla dinleyen Bingöllüler önemli bir haber almıştı.

Orman Müdürlüğü 7 yıl sonra yeniden Bingöl'e getirilecekti.

Haber önemli olunca bakanı alkışlamamak olmazdı.

Nitekim öyle oldu.

Bir günlük sevinçti orada kaldı.

O konuşmanın üzerinden yaklaşık altı ay geçti.

Ne Bingöl'e müdür atandı, ne de müdürlük Bingöl'e geldi.

Elazığ yanıbaşımızda.

Sadece 140 kilometre uzaklıkta.

Ne müdürlüktür ki, 6 ayda 140 kilometreyi gelemedi.

Bence sorun müdürlüğün gelmesinde değil, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'ndadır.

Eğer sayın Eroğlu sözünün arkasında dursaydı, müdürlük değil 140 kilometreden 140 bin kilometreden bile getirilirdi.

Hepimizin kahvelerde otururken, çaylar geciktiğinde sıklıkla kullandığımız bir kelime var. 'ÇAYI DURSUNA MI SÖYLEDİN' diye.

Bakan Bingöl'e eylül ayında geldi. Genel müdürünü arayarak 'Bingöl'e müdür ata. Kararı Bakanlar kuruluna getir gereğini yaparız' dedi.

6 ay geçti.

Müdürlük gelmedi.

Gelmemesinin altında bu 3 şeyden biri yatıyor bence.

Ya bakan genel müdürü aramadı...

Ya genel müdür bakanın sözünü dinlemiyor...

Ya da bakan genel müdür yerine 'DURSUNU ARADI'