Yük

anlamak ve anlaşılmak; insanlık tarihi trajedisi:
yük boşaltmak; yükünden vermek gayesi.

gidilen yollların kopye'lerini çekmek
yaşlı hayatlara saygı.

saf

bir çamurdur, içine koyduğuna çoğalır.

yaşam...

hüküm sürdüğümüzdür.
ne kadar hükmedebildiğindir sayılara bölünmüş zamana.

doğru;

çatallanmaz,

kadın göğsü çatallanır,

çatal toprağa girmez, zorlanır

doğru.

kadın

oldukça

çatal da olacak.

çünkü insanlık tarihinin doğruları,

mantığının almadığını

kabullenmez kadın.

sevilen kadın.

***

ırak, ırak mı bu kadar hepimize? ırak...

alev yaklaşır hepimize

önce mermiler, sonra ölen bebekler

sonra bölmeler, ardından kolera

şimdi de vicdan.

vicdanım sızlar oradaki drama.

vicdanım; kızdığından, öfkelendiğinden ve

ardından sızlandığından, ve

şimdi de

bana

neden bu kadar vicdansız oldunuz diye ağlar.

tokat, kemik, mermi, bomba sesleri

kulaklarımız çınlar, çınlatırlar; neredesin komşu?

ne olacak bize böyle diye başlarlar, neredesin komşu?

beni dövdüler, bana sövdüler, beni öldürdüler, neredeydin komşu?

hastanelerim oluk oluk kan,

yollarım oluk oluk korku

evlerim oluk oluk telaş

köylerim oluk oluk yalnız

ovalarım bomba yüklü oluk oluk

bayram geliyor, selamı sana mı bana mı? neredesin sen komşu?