Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

01 Nisan '09

 
Kategori
Siyaset
 

Yuvarlak hesap % 85…

Yuvarlak hesap % 85…
 

Önemli olan, bu rakamları harflere çevirip, kurulan cümleleri okumaktır.


Rakamların her zaman bir dili vardır, yeter ki iyi değerlendirilebilsin…

Başlığımdaki <ı>“Yuvarlak % 85”, genel seçimlerde sandığa giden seçmen sayısını ifade ediyor. Bu rakam, seçimleri milletin dikkate aldığını, egemenliğini kullanma isteğinde duyarlı olduğunu göstermesi bakımından önemlidir.

Demek oluyor ki millet, kendisini yönetecek kadroları seçmek için gerektiğinde ağırlığını koyacak kadar istekli…

Bu elbette takdir edilecek, sevinilecek bir durum.

Rakamlarda seçim sonuçlarının ne ifade ettiğine devam edecek olursak, ortaya çıkan sonuç, önceki yazımda da belirttiğim gibi, iktidarda muhalefete ve diğer tüm partilere verilen mesaj açık; aklınız başınıza alın diyor millet.

Eğer millet, bir önceki en yakın seçimde iktidarı % 47 oranında desteklerken, bir sonraki seçimde bu oranı % 39 oranına çekiyorsa, öncelikle iktidarın bundan çıkaracağı bir sonuç olmalı.

Her ne kadar muhalefetin oyu, az da olsa artış gösteriyorsa, muhalefet de bundan bir sonuç çıkarabilmeli.

Bana göre alınacak ilk ders hiç kuşkum yok ki <ı>“Kavga istemiyorum arkadaş… Üslubunuza dikkat edin” olmalı. Buna iktidar da dikkat etmeli, muhalefet de dikkat etmeli.

Aslına bakarsanız bu üslup, sadece üçüncü dünya ülkelerinde görülebilecek bir üslup. Demokrasilerde böyle bir üslubu görmeniz mümkün değildir.

Kavga kiminle?

Eğer millet ile kavgaya tutuşuyorsan, kendi altını oyuyorsun…

Eğer devletin kurumları ile kavga ediyorsan, devletin altını oyuyorsun…

Eğer siyasi rakiplerinle kavgaya tutuşmuşsan, işte mesaj ortada, oy kaybediyorsun ya da oyunu artıramıyorsun.

Diğer bir mesaj…

Millet <ı>“Ben, ekonomik olarak nefes alamaz oldum. Evime ekmek götürmekte zorlanıyorum. Biran önce ekonomiye çare bul, bak istikrarlı bir hükümetin devamı için sana bir daha fırsat veriyorum” diyor.

Gelelim <ı>“Küçüklere” milletin verdiği mesaja…

Bu konuda ne desek boş… Millet <ı>“Ayak altında dolaşma kardeşim” dedi desek, fikirdir, savunulması gerekir, <ı>“Arkadaş, oyları dağıtma, istikrarı koruyalım” dedi desek… O da olmaz, siyasi partilerin çeşitliliği demokrasinin vazgeçilmezi…

Bunun da tek bir çözüm yolu var, o da seçimlerin <ı>“İki aşamalı” yapılmasından geçiyor. Seçmen, ilk aşamada tercihini göstermeli, ama tekrar <ı>“İstikrarlı bir iktidar” için kendisine ikinci bir tercih şansı verilmeli. Böylelikle her fikir ortaya konurken, sonuçta <ı>“İstikrar” da korunmuş olacaktır diye düşünüyorum.

Daha birçok mesaj çıkartılabilir ve alt alta sıralanabilir. Detay çok çünkü…

Sonuçta, bu mesajların, rakamların dilinden en doğru bir şekilde okuyabilmek, algılayabilmek ve o doğrultuda da rotayı yeniden düzenlemektir.

Önümüzdeki süreçte gerek iktidarın, gerekse muhalefetin bu mesajları doğru okuyup okuyamadıklarını anlayacağız. Eğer mesajları yerine varmışsa, yakın gelecekteki genel iradenin tekrar ortaya konacağı gün geldiğinde millet yeniden ve ona göre değerlendirme yapacaktır.

Bundan kuşkum yok…

Bakın aklıma gelmişken… Belki de yerel etkileri düşündüğümüzde çok doğru bir değerlendirme de olmayabilir, ama ortaya koymada fayda var…

Öyle öte-beri dağıtmakla da bir yere varılmıyor, Tunceli’de yapılan beyaz eşya dağıtımı çok bir işe yaramadı. Sonuçta yine millet dilediği yere oy verdi.

Birçok kez bir yere gitmek <ı>(Başbakan; 28 kez Antalya’ya gittim, o kadar açılış yaptım demişti) de bir işe yaramıyor. Bir başka konuda yaptığınız yanlışın cevabını, yerel seçimde almış oluyorsunuz.

Evet…

Rakamların da dili var, eğer iyi okursanız. Bakalım görelim, bu sonuçları kim ne kadar doğru okuyacak. Bunu da yakın zamanda göreceğiz.

01 NİSAN 2009

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara