472 yazı bulundu
Sıralama :
Bıraktığın yerdeyim aslında giderken bu yerden sıyrılıp düşünmek istiyordum. ÇÜNKÜ SADECE ZAMAN AŞKIN NE KADAR BÜYÜK OLDUĞUNU ANLAYABİLİRDİ. Bıraktığın yerdeyim ama düşünerek; Ve"En parlak gelecek unutulmuş bir geçmişin üzerinde yükselir." de...
Güzel şeyler yaz. Güzel olur yazdıkların, güzel bakarsa gözlerin... Ben öyle sanırım. Aklına getirme kötü şeyler.Bahar sabahları gibi değil elbet, yaşamın bütünü... Güzel şeyler konuş. Kızma kötüye, zalime... Gücün yetmeyecek nasıl olsa. Gücün yetse ...
Hüzün Çiçekleri Üzerine...“Bosnalılar savaş sırasında artık sayıları yok olmak üzere olan kelebekleri takip ederlermiş.Bilirlermiş ki kelebekler dağların, tepelerin en ıssız yerlerinde yetişen bir çiçeğin üstüne konarmış. Kelebeklerin konduğu o çiçe...
Merhaba!.. Bakışlarında ki hüznün lav’lara dönüştüğü kız.Merhaba!...Hüzün insanı bu kadar mutlu ve mutluyken bile çaresiz kılar mı?Ateş fışkırırken ormanı yakmamak için yol değiştirebilir mi?Veya yağmur sel olup bir ırmağa karışmayı istemez mi?Sadece...
Düşlerim tahakküm altında hafız bir de gözünden düştüklerim. Sessizliğin bir rütbe olduğunu öğretti bana hayat ve omzumdaki apoletlerim elbet firar edemediğim bir Nazi kampıdır saklı tutulduğum ve asi yüreğimle sevmenin goncası iken açan derin...
EKSİLERİMLE oynayarak hem beni eksilttin, hem kendini! Zaten çirkin oyununun kuralı da buydu ve sonunda olan bana oldu. Yaşamım boyunca benden hep bir adım önümde durdun, yürüdün, çoğunlukla da koştun. Belki de saatimle dostsundur. Herşeyi eskiter...
YAĞMURUN gümüş ipliklerle sarkıttığı damlalar; boynumda koynumda! “Sakin at” ile yürüyorum. Rüzgarın durağı buluttur, tam önünde durur. Esmez! Bulutun, kıvrımlarını kapamasını bekler ki ıslanmayalım. Sonra esecek yine. Ki at daha hızlı yürümeli; a...
“SİYAH DENİZKIZI”nın yelkenleri, şeker pembesi rüzgârı boşaltır boşaltmaz, teknenin ardından ağlayarak koşan iri köpükler, seslerini ve siyah okyanusa döktükleri beyaz gözyaşlarını aynı anda kesiverdiler. Guletin ahşap gövdesini yaşama geçiren her...
Ben iki katlı bir evde büyüdüm. Ankara'da. Üstte dedemler yaşardı, altta bizim ev. Dört kardeşten 3.süyüm. Bahçemiz meyve ağaçları ile doluydu. Oyun oynayacak alanımız toprak. Bakkal'dan çocukluk edip aşırdığımız çikolata ve sakızların ya ...
KIZDIK; lodosun çalkaladığı şaşkın deniz olduk. Sevindik; tellerde cıvıldaşan serçeler olduk. Sevdik; tren camındaki dudak izleri olduk. Güldük; cepleri misket dolu afacanlar olduk. Ağladık; goncadan süzülen çiğ damlaları olduk. Neşelendik; kuyruğ...