7404 yazı bulundu
Sıralama :
Erkenin de uyanmak hoşuma gidiyor pazar sabahlarının. Kış olsa sarıl yorgana uyu, tadını çıkar uykunun ve sıcaklığın. Sabahın seher vaktinde, yollara düştüğün anları düşünerek tadına var değil mi ama?Şimdi mevsim yaz olunca zınk diye açılıyor gözler....
Acemi eğitimimin ortalarında şehir hipodrumunda 19 Mayıs 1982 yılı gösterileri yapılmak üzere askeri birliğim tarafından seçilenler arasında bulunduğum ve özel gösteri kıyafetlerim için 85 yılında, sık sık hala rüyalarıma giren (en az 3 ayda bir mut...
Mesut Bey’in yazısı beni çok rahatsız etti! Daha önce de çok duymuştum bu sözü. Komutanım derdi başta. “Kaz uçar da laz uçmaz mı? Haydi uç bakayım Ahmet!” “Biz unuttuk o işleri komutanım!” Demiştim. Bir de ! “Sizin kafanız öğleden sonra çalışmaz...
Şans oyunlarıyla oldum olası aram iyi olmamıştır. İskambil, Tavla, Okey bilmem. Sevmem de! Ama satrancı severim. Briç de öğrenmek isterdim. Şu "Kollu Canavar" denilen kumar makinelerini de bir kez Kiel-Göteborg arasında Stena Line gemisinde denemi...
Dün akşam meşhur kitaplığımı karışıtırırken elime bir dosya geçti :)Bu dosyanın içerisinde bana ait anılar, hayatımın bir zamanlarına ait izleri çıktı. Ben düne kadar gittiğim her yerden o yerle ilgili mutlaka birşeyler toplar ve dosyalardım. Gitt...
Tam sayamadım, ama 40 yıl. Bir insan ömrünün hemen hemen yarısı kadar. 35 yıl aradı. Tanıdık herkese sordu, gittiği yeri bilen biri varmıydı, acaba diye. Cevaplar hep olumsuzdu. Çaresizlik içinde hep olumsuz cevaplara alışmıştı, bu kadın. Ama hay...
Dışarıdan gelen parolalı bir ıslığı duyar duymaz adeta uçarcasına mahalleye indiğimiz, kısa pantolonlu ve oyun yorgunu küçük bedenlerimizle eve dönmeyi geç saatlere dek sürekli ertelediğimiz o çocukluğumuzun tekerlemeleri de bir başkaydı. O yıllar...
Çocukken didiştiğim biri vardı, çoğu zaman en küçük şeylerden kavga etmeye başlar, birbirimizi kırardık bazen de canımız yanardı. Gündüzleri hırçın olan bu iki kişi akşam olunca belki de karanlık bastığı için birbirine ihtiyaç duyan kişiler haline...
Hiç derslerine girmediğim ama bir yılda çok sıkı dost olduğumuz iki kız kardeş olan, “gönül gözü” sonuna kadar açık, karanlığı hiç tanımamış, görmeyen öğrencilerimin yoluma çizdiği “ışıkla” ve “Cumhurbaşkanım”ın bana verdiği “onayla”, artık ne ya...
Mustafa oğlumu hatırladınız mı? http://blog.milliyet.com.tr/Sevgiyle_dindirmek_acilari__/Blog/?BlogNo=169399 İçim içime sığmıyordu! Nasıl da fırsat bulup gidememiştim! Nasıl olmuştu da bu kadar gecikmiştim! Yetmiyordu ki günler bana! ...