6759 yazı bulundu
Sıralama :
Karanlıkta yatamaz, korkardı. Kırmızı bir gece lambası vardı. Hani şu kablosuz, sadece fişi olup, prize takılan türden. Rengi kendi tercihi değildi; lambanın içindeki ampulun kırmızı olduğuna dikkat etmemişti alırken. Ama sonraları sevmişti kırmız...
Ben bir sinema koliğim. Ama benim sinemaseverliğim taa çocukluğuma dayanır. Annem ve babam ben küçücük bir çocukken beni komşulara bırakmak yerine onlarla sinemaya götürürlermiş. Tabii o zaman en güzel sinemalar; yazlık sinemalar. Filmden pek anlam...
Dişim ağrıyor, çürümüş. Izdırabı çok kötü. Bir ucu kulağıma vuruyor, beynime işliyor diğer ucu. Ne kötü şey şu diş ağrısı... Ağrı kesici yuttum bir tane kâr etmedi. Biraz da Dişinol bastım üzerine bir pamuğa damlatıp, ağrıyor yine de. Gel yarın ge...
Yine Aziz Nesin’in bir kitabından hatırlıyorum (gariptir bazen hayata dair bildiğim her şeyi Aziz Nesin’den öğrenmişim gibi geliyor bana), "Benim Delilerim" kitabı idi ve askerlik yaptığı dönemde komutanının kendilerine sorduğu bir sorudan bahsediyor...
Üç sene önce üç arkadaş Çanakkale'den Çeşme'ye doğru bir tatil yapmıştık. Kamp alanlarında çadır kurarak ilerlediğimi ege kıyılarındaki aktiviteyi uzun zamandır planlamıştık. Sonunda uygun şartlar oluşunca çadırlar ve uyku tulumlarıyla yola çıktık. Y...
Biz yedi kuşak Karadeniz’liyiz. Fıkra gibidir hayatımız. Birkaç yıl önce yaşadığımız canlı canlı fıkrayı paylaşmak istiyorum sizlerle.Sabah erkenden kalktım işim beni bekliyor. Uyku mahmurluğuyla mutfağa yöneldim. Bir iki lokma atıştırıp midemi yatış...
Bunu hatırlamıyorum. Ebeveynlerimin yalancısıyım. Galip diye bir arkadaşım vardı. Anaokuluna gönderiyorlarmış ikimizi. Gittiğimiz anaokulu da resmi bir kurumun müessesesi. Yağ satarım bal satarım diye bir oyun var; hani mendil alırsın, döner döner, ...
Sayın dinleyiciler, bugün on altı mart 1984 saat on dört şimdi özetleri sunuyoruz. Amerikan Merkezi Haber Alma Teşkilâtı (CIA)'nın Beyrut birim müdürü William Buckley, müslüman kökten dinciler tarafından kaçırıldı… Radyodan yayılan sese aldırmadan nö...
Sabahın ışığı göstermemişti yüzünü… Geceden kopup gelen karanlık, adeta kol kanat germiş; sarmaş dolaş olmuştu havanın nemi ve soğuğu ile… Karanlık, nem, soğuk; işbirliği içinde idiler sanki. Ayakları uyuşmaya başlayalı saatler olmuştu. Bazen iki ...
Islattığı havluyu getirip bacağımın ağrıyan yerine koydu. Soğuk havlu bacağıma değer değmez irkildim. Küçük ve çelimsiz bedenim, karakışta soğuk suya dalmış gibi önlenemez bir şekilde titremeye başladı. Düşünce incittiğimi düşünerek, aklınca oraya bi...