Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Nisan '08

 
Kategori
Sosyoloji
 

İnsanlığın gelişiminde askerlik ve savaşların etkisi (İlkel insanlardan bugünlere nasıl geldik 4)

İnsanlığın gelişiminde askerlik ve savaşların etkisi (İlkel insanlardan bugünlere nasıl geldik 4)
 

http://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/archive/f/f0/20060130081513!Benito_Mussolini_and_Adolf


İyi bir askerin nitelikleri, göçebenin nitelikleriyle uyar. Şöyle ki; Beden gücü, yüreklilik, dinçlik, açık havada yaşamaktan dolayı acımasızlık, öldürmeye yatkınlık, evini özlememe, kurnazlık, fazla düşünmeme ve tek bir amaca bağlılık ortak özeliklerdir ikisi içinde.

Agadeli Sargon’un MÖ. 2750 li yıllarda Sümerlilerin ülkesini fethetmesi bildiğimiz ilk büyük savaştır. Ancak savaşların artması ve hızlanması MÖ. 2500 yıllarında küçük Dinyeper Altay türü atların evcilleştirilmesiyle olmuştur. Ve dönem içinde savaş arabaları steplerden Mezopatamya, Asur ülkesi, İra , Hindistan, Çin, Avrupaya yayıldı. Burada yaşayan insanlar ancak savaş arabalarını kullanmaya başlayınca özgürlüklerine kavuşabildiler. Bu atlar Libya ya da Pers topraklarındaki atlarla çiftleştirilince daha güçlü ve tek kişiyi taşıyabilecek niteliğe geldiler. Üzenginin icat edilmesiyle de at ve atlı savaşçı çok daha etkili bir savaş aracına dönüşmüştür.

Ayrıntıları bilinen ilk savaş MÖ. 1479 daki Megiddo savaşıdır. Bu, Mısırlılarla Asyalılar arasındaki bir savaştır. Bu savaşın sonucunu belirleyen temel unsur ve ganimetlerde at arabaları ve atlar olmuştur. At soyunu Araplar geliştirmesine rağmen üzengiyi icat eden Çinlilerdir. Bu icadı yapan Ch’in (yada Ts’in) kabileleri mö350-220 yılları arasında kolaylıkla tüm Çini hakimiyetleri altına almışlardır. Bronz madalya yerine demir silahlar kullanmışlardır. Üzenginin Çin’den Orta Asya’ya geçişi MS. 6. yüzyılda olmuştur.

Haçlı seferleri ve şövalyelik temelinde at soyunun ve atçılığın gelişmesi yatmaktadır.

Savaşların ilk sonuçları şöyledir;

Krallar tanrısallıklarından kaybederler belki ama gerçek güç ve otoriteye kavuşurlar.
Halk savaşlardan dolayı ortak korku, nefret, yoksulluk, çaba, tehlike ve zaferlerle güçlenen birlik duygusu kazanmaktadırlar. Birliğin sembolü kraldır. Bölge yada kabile bağlılığı, zamanla kentleşme ve birlikte korunmayı getirir.
Monarşi nasıl bir soyluluk yaratmışsa savaşta belli bir soylu sınıf yaratır. Bu sınıf, otoritesini dine, büyüye, yaşa ya da doğuşa değil deneyime, yeteneğe, kararlılığa yürekliliğe dayanır.

Bu soylular at üstünde hem daha yüksekte hem de daha uzakları görür, daha hızlı yol alır, herkese yukarıdan bakar. Atından indiğinde bile çizmesi, dizlikleri ya da mahmuzlarıyla hep ayrıcalık, üstünlük timsalidir. Çizme, dizlik kamçının Hitler ve Mussolini tarafından kullanılması tesadüfî değil, üstünlük göstermesi içindir.

Savaşlar, vergi, harita, tahmin, hesap, sağlık ve yönetim konularında gelişmelere yol açmıştır. Yönetimde temel ihtiyaç kayda alma yani yazıdır. İlk çivi yazısı MÖ.3500 yıllarında Sümerler tarafından kullanılmıştır. Ancak mısırlıların hiyeroglifleri çok daha eskidir. Çin yazısı MÖ 2000 de kullanılmaya başlar. Bugün dahi kullanılan tek resimli yazıdır. Bu günkü alfabenin temeli sayılabilecek ilk alfabe Suriye de MÖ 2000-1500 yılları arasındaki kuzey sami alfabesidir. Fenikeliler yoluyla Yunan ve Roma alfabelerinin temelini oluşturacaktır. Savaşlar hep yönetici rahipler tarafından yazılmıştır. Bu da yazı yazabilen ayrı bir soyluluğa yol açmıştır.

Devam edecek.
Konuyla ilgili önceki bloglar için:
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=105179
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=105187
http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=105476

 
Toplam blog
: 166
: 1969
Kayıt tarihi
: 30.09.06
 
 

Sıcak bir Ankara yazında, 1975 yılında doğmuşum. İlk gençliğim Ankarada geçti. Üniversite yılları..