Bastım da kırıldı
Bahçesi var bağı var, Ayvası var narı var. Ahh daha neler neler var..! Şair başlamaya görsün ilk heceye... Gönlünüze sağlık.
20 Aralık 2015 10:54Hay dilinizi eşek arısı soksun !
Selamlar, blogunuz harika ekleyecek söz yok. Bu konuşma türü sınıf atlama psikolojisi ile besleniyor. Bu tarzı, modernleşme, çağa ayak uydurma sanıyorlar. Peki ya anlı şanlı TV lerde "......start verdi" dendiği zaman ne hissediyorsunuz. Sevgi ve selamlar,
19 Kasım 2014 21:25Seçim bitti! Farkında mısınız?
Merve hanım, bogunuza biraz geç okuddum. Kısaca bog yazınıza tamamen katılıyorum. Didişmek toplumun içine işlemiş olmalı! Bakın üstünden 3 hafta geçti. Futbolda didişecek bir konu bulup didişiyorlar. Dükkanları yakıyorlar. Bu da biter, yeni bir didişme konusu bulurlar. Bu bir fanatizm kültürü. Sevgiler
30 Nisan 2014 20:43İstanbul, goygoycular ve diğerleri…
Düzetme: İstanbul nüfusu "900 Bin" olacaktır. Yazım hatasından dolayı özür dilerim. Bülent Selen
25 Kasım 2013 10:46Hayatı yaşamak
Hanımefendi 2009 da yazdığınız bu yazı. Bil vesile bu gün önüme çıktı. Douglas MALLOCH un bu şiirini ben de 35 yıl önce Dale Carniage'nin unutulmaz kitabında okumuştum. Onca yıldır aklımdan gitmez. Çok geçte olsa elinize sağlık.Sevgi ve selamlar, Bülent Selen
27 Eylül 2013 15:41Sonuna kadar hentbol
İhsan bey güzel bir başarı hikayesinden söz ediyorsunuz. İki hususu belirtmek isterim. "Yılmadan usanmadan tek tek eşe dosta" oy verdirmişsiniz. Bu ifade ülkemizdeki siyaset hayatından bir şeyi çağrıştırıyor mu? İleride bu açıklamanız eleştiri alabilir. Buna hazırlıklı olun. Emek, çaba ve sabır ile aslında olmayan bir gücün bile, varmış gibi bir noktaya taşınabileceğini gösterdiniz. Özellikle gençler için çok değerli bir örnek teşkil ediyorsunuz. Son olarak tavsiyem, bundan sonraki adımınızı gecikmeden atmanızdır. Bu çok önemli. Bir başarıyı elde etmek yetmiyor. Bu başarıyı propaganda yoluyla gözlere gönüllere ulaştırmalısınız, yani bu oylamadan hiç de haberi olmayan hatta hentboldan habersiz kalabalığa anket sonuçlarının ulaşmasını sağlarsanız, İşte o zaman hali hazırda hentbolun ilgilileri olmayan kitleden kazanımda bulunursunuz, böylece bu emeğiniz nihayi başarıya ulaşacaktır.Tebrik ederim. Sevgilerle Bülent Selen
23 Haziran 2012 00:42Ağaç işlerinin beyaz faresi "mobidik"
Sayın İhsan bey, Bu defa blogunuzun ilk okyucusu olma bahtiyarlığına eriştim. Eline aklına sağlık kardeşim. Anılarını yazanlar çoğalmalı. En azından mevcutlar devam etmeli. Yoksa günlük yaşam denen magazinel anlamsız gel geç konulardan kimseye fazla bir fayda yok. Bizler ortalama yarım yüzyıl dünyada bulunmamız hasebiyle bazı anılara sahimiz. Asır gibi bir kelimeyle ifade edilen bir süreden söz ed,iliyorsa bizler,n anıları tarihi eser niteliği taşır. Tebrik ederim. Lütfen yazınız. Tek okuyunuz kalsada yazın lütfen. Bir önemli bir rakamdır. Sıfırın durumunu bir düşünsenize. Aralarındaki fark matematikte "sonsuz" olarak ifade ediliyor.Aynı "hiç bir şey yapmamak" ile "bir şey yapmak" arasındaki fark gibi. Sevgi ve Selamlar, Bülent Selen
03 Mayıs 2012 20:40Pres hatıraları 2
İhsan bey kardeşim, Mizahi anılarınızı severek okuyorum. Devamının geleceğini umarım. Sevgiler, Bülent Selen
03 Mayıs 2012 01:02Centilmen
İhsan kardeşim, Galibiyetler takımlarındır. Centilmenlik ise şahısların. İnsanın bu günkü davranış tarzı yıllar sonra onun karakter tarifinde yer alır. Kimisi "cok centilmendir" diye kimisi ise "magandadır" diye hatırlanacaktır. Ama bu adam şu takımı bilmemkaç kere galip getirdi denmez. Bunun takımı hep malup oldu da denmez. Maddi kaygınız yoksa,bir ömür üstünüze yapışacak lakabı kendiniz seçersiniz. Hele bir takımın lideri iseniz. Sevgiler, Bülent Selen
01 Mayıs 2012 22:59Kaplama presinde kaşarlı tost tarifi (4 kişilik)
İhsan bey kardeşim, şimdilerde güzel tost yapıyor olmalısınız. Sıcak pres yapabildiğinizi sanmam...!Gene de mizah uslubunuz öyle güzeldi ki. Gülmemek elde değil. Daha başka anılarınızı da okumaktan memnun olacağız. Sevgiler, Bülent Selen
01 Mayıs 2012 22:53