Bir gölge gibidir insan hayatın içinde. Ve ömür, bir gün doğumu ile gün batımı arasında dilimlere bölünmüş zamandır. Günün doğumu ile başlar hayat ve durmaksızın gün batımına doğru yürür insan. Ardınd..
İncecik şeffaf bir küre gibidir hayat. Yaşar gidersin içinde. İstersin ki; hayat sana karşı ince olsun nazik olsun, bir kuş tüyü gibi çarpsın yanağına öyle incitmeden. Sen öfkeli adımlarla basarsın o..
Tek yapmak istediğim bir dilim karpuz kesmekti. Öylesine... Yoğun bir iş günü bitmişti. Canım fena halde sıkkın, kendimi öylece bırakıvermiştim zamana. Gün bitsin, gece bitsin ve biraz nefes ala..
Bir ağacın arkasına saklanmış küçücük bir yüz. Ağacın çatallanmış dalları arasından parlayan kara gözler. Yabancı insanları görmeye alışık değil belli. Bu alev alev yanan yaz gününde küçücük ellerine ..
Akşam inmek üzere. Işıkları yakmıyorum. İstiyorum ki zaman usul usul çöksün üstüme, ben de günle birlikte geceye döneyim. Gece usul usul insin omuzlarımdan aşağıya siyah bir şal gibi. Yavaş yavaş kara..
Küçük bir çocukken yaz ayları sabırsızlıkla beklediğim aylardı. Yaz aylarında deniz kıyısında kamp yapıyorduk. 4-5 aile aynı zamanlarda gidiyor aynı zamanlarda dönüyorduk. Her ailede en az iki çocuk o..
Sözüm gırtlağımda kaldı. Söylenmesi gerekli miydi? Kimbilir belki de değildi. Söz zehirdir. Kusmazsan beynine dağılır ve seni zehirler. Zehirlendim.Söyleyecektim. Söylemek istiyordum. Söylemek..
Güneş kızgın bir alev kütlesi. Gökyüzüne kaldırıyorum başımı, gözümü açamıyorum. Cehennemden bir perde sanki gün. Akdeniz yanıp kavruluyor. Ben tembel bir kedi gibi dolaşıp duruyorum. Canım hiçbirşey ..
Zeynel garip adamdı. Benim en iyi arkadaşımdı. 5 yaşında bir çocuk ve 30'lu yaşlarda bir delinin dostluğu saftır. İkisi de yetişkiliğin küçük hesaplarından uzakta yol alırlar. Zeynel'i çöpleri..
Sormadım. O da söylemedi. Gerek yoktu zaten soru ve cevaplara. Sessizce anlaştık. Bir kıyıda durup düşündüm onu. Sonra bir ağaç gölgesinde ve kızgın güneşin altında... Yağmuru pencereden izler..