Dedim ki; “Bugün bir tuhafım. Hüzün ve mutluluk iç içe… Deliriyor muyum sence?”Dedi ki; “Merak etme… İyisin… Dalgalanmışsın… Durulursun” Hani şarkıda söylüyor ya; “gökyüzü bazen ciğerime dolu..
Yine keyfim yok… Kendimi nadasa bırakılmadan, sürekli ekine boğulmuş toprak gibi hissediyorum. Hücrelerim arasından akmıyor sular… İçeriye hava girmiyor… Girse bile boğulup kalıyor çatlaklar içerisind..
Ne kadar saf bir düşünceye sahipmişim. Ne kadar da çabuk güvenmişim insanlara… Şimdi sol yanımda sızlar gülüşlerim. Yüzümde tarifi imkânsız şaşkınlıklar. Hayat; anlatımı zor, etkisi bol bir antibiyoti..
İnsan içine aldıklarıyla oluşturuyor tek kişilik kentini… Öyle bir kent ki bu; oluşumu ve yerleşime hazır haliyle akla mantığa uymuyor… Mükemmel bir döngüye, aklın sınırlarını zorlayacak bir güce sahi..
Bir bütündüm önceleri… Sonra parçalara ayırdım kendimi… Her parçamı ayrı bir zaman dilimine adadım… Her zaman dilimi ayrı bir duyguyu yaşadı… Her duygu, farklı bir mevsimi… Mutlu muydum? … Bilmiyorum...
Hayat.. “ Bitsin, bitsin, bitsin. Tanrı aşkına hemen şimdi bitsin” (*) Yüreğim…“Dursun, dursun, dursun… Hemen şimdi yanıp kül olsun…” Aşk…“Yok, yok, yok... Hayatta aşk diye bir ş..
Susuyorsam, hiç konuşmuyorsam ve söylediklerine boş gözlerle bakıyorsam; üzülme... İyiyim ben!Saçlarıma takılıyorsa hayallerim, ruhum derin bir çöküntüyü yaşıyorsa bile geçer... Meraklanma sen..
Yeni bir başlangıç yapmalı insan… Kendini derin bir uçurumda hissettiği zamanlar… Parmak uçlarını boşluğa attığı zaman… Keskin acıların gölgesinde kalıp, içsesini kaybettiği zamanlar… Hani o dünyanın ..
Ben… Zihnime dökülen kelimeleri toparlama çalışırken, karmakarışık olmuş ruhumun parçalarını ararken ve ne yapacağını bilmez haldeyken çıkageliyorsun… Çığlık çığlığa isyanlardayım… Dilim sussa, ..
Şimdi burada… Düşüncelerimin bir ağ gibi örüldüğü noktada… Gecenin her zaman ki halinden daha sessiz, daha karanlık olduğu… Yıldızların bulutların arkasına kaçar gibi saklandığı ve ayın önüne gele..