Kazak Abdal üstadımızın Romanya Türklerinden olduğu ve 17. Yy. da yaşadığı sanılmaktadır.. Bir adının da Ahmet olarak bilinir. Bizim Deliormanlılar, üstadın "kenarı taşlı mendilinin" hala ..
Söylenceye göre II. Murat dönemidir bindörtyüzlü yıllarda Kaygusuz Abdalın çağında, yaşananlar.. Hali vakti iyidir, baba malı haktır, helaldir ama bizim Abdalımız “kaygusuz” ya. Vurur..
Heyttt bre Ahmet50… yürü bre… kim tutar seni dedim… Nedim kardeşin nazik siparişlerini alınca…. Deli Boran, Kaygusuz Abdal, Kazak Abdal… Bunlar büyüklerimiz, ağır abilerimiz… <..
Yine esiri oldum bir Hicaz şarkının… İster reel ister sanal her insanın ihtiyacıdır, Birilerine bir şeyler söylemek, bir şeyler dinlemek… Maddi varlığın duygusal boyutud..
Tezgâh açtım insanlık pazarında Mutluluk satıyorum alana, Herkes ihtiyacı olanı alır... Mutluluk satıyorum alana, Herkes kendinde olanın fazlasını satar.... dedi.. ..
Dalgalar yol verirken gemime, Deniz köpüklerini örtmüştüm üzerime... Balıklar yoldaşımdı, gecenin derininde Kelebekler yelken olurken direğime. Dalgalarsa pusulam oldu.....
Uzun Zaman Olmuş... Uzun zaman olmuş, paçaları sıvayıp küçük bir dereden geçmediğim.. Uzun zaman olmuş yaprakların sararıp kızıllaşmasını izlemediğim.. Uzun zaman olmuş dalından kızar..
Sonbahar Vurgunu Deterjan, fırça, çamaşır suyu Anılarımı sileceğim. Öfkeden zırh diktim yüreğime Hasretin hakkından geleceğim… Gözyaşı akıttım içime Yüreğ..
Gönül bu... Açamadan solan tomurcuğum Koklanmamış dağ çiçeğim Yaban gülüm, bahar gülüm, kır çiçeğim Çölde açan kardelenim benim.... Yazılmamış bestem, melodisiz güft..
Kıskançlık Üzerine Kıskançlık ateşi, düşmeye görsün yüreğe Hem düştüğü yeri yakar, hem düşüreni... “Biraz kıskançlık duyarsanız, Yaşarken ölmenin ne demek olduğunu anlarsın..