Hani bazan birileri ile paylaşmak istersiniz... Yazmak istersiniz...Ve yazdıklarınızın da birçok insanın başına gelmiş olabilecek şeyler olduğunu bilirsiniz. Her ne kadar pek çok insan "Hayatımda hiii..
Beeeennn.... Diye başlıyor her cümleye...Dudaklarında kıpkırmızı ruj... Yazlık yerde... Sabahın köründe... Takmış takıştırmış... Sürmüş sürüştürmüş halleri. Gözlerimi ayıramıyorum bir türlü ne..
Gözlerimi dikmiş... Mum çiçeğine bakıyorum.Eller sevgi ile tutuyor dallarından... Yerleştiriyor düzgün düzgün.Sonra suluyor usul usul sanki... Sanki... Çünkü aslında yok o eller. Hayalimdeler,..
Televizyonda bir program.Bir kadın... Bir erkek.Karı-koca...Arada bir kadın var. Erkek o kadına aşık.Bu aşk öncesi adam... Yıllarca evliliği için mücadele etmiş... Karısı hiç oralı olm..
Geçen sene yazlıkta oluyor bu konuşmalar. Görüştüğümüz bir aile var. Adam 65 yaşlarında, eşi de 55 civarı. İkisi de kilolu. Adamın göbeği var... Kadının fazlalıkları. Görünüşte gayet güzel ..
Hani yaşamın içinde... Hiç ummadığınız bir anda... O en sevdiklerinizden birinin "gidip de dönmeyeceği yola" çıktığını öğrenirsiniz... Ama gitmesini istemez... Bu dönüşü olmayan yolu kabullenemezsiniz..
İlk fark bu yazının başlığından da anlaşıldığı üzere… Bir yayın organında “köşe”si olanlara “yazar” deniyor… Blog yazanının “ismi yok”… Sorsalar şimdi size, nasıl bahsedersiniz yazılarınızdan… “..
Bir adam... Bir kadın.Çok beyaz tenli, etine dolgun, endamlı, dolgun dudaklı, açık kumral ve uzun saçlı bir kadın.Kudretli, kuvvetli ve şahin bakışlı bir adam. Adamın cinselliğinin em..
"O gitti...Veda bile etmeden..."Böyle başladı anlatmaya... Nefes almaya çalışıyordu.. Sesi bir gözyaşı selinin önüne set oluşturmuşcasına boğuktu. Gözlerine baktım.. Karanlık... Kapkaranlı..
Okuldan arkadaşlar... Geçen gün toplanalım dedik. Ayrı ayrı görüşüyoruz da, hepimizin aynı zamanda, aynı yerde olmamız biraz güç oluyor. Dört bayan biraraya gelince, neler konuşurlar? D..