Dostluğun çekip giderse Hiçliği giyinen dehşet yakamı bırakmaz Kurumuş bir nehir yatağına dönerim Durmadan biriken sevgimle Her şey son nefesini verir rüzgârına Canevi..
Tuzağa düşmüş kuşlar gibi çırpınırız Üzüntü kaynağı düşman İnsanlığın yolunu kesip Tazecik baharları omuzlarda taşıtır Çatırdayıp yanar gecelere sığınan acı da Kim..
Alıp götürdün gecelerimi Karasına bağlayıp zülfünün Bir gece yarısı gibi Akıtıp durursun şimdi O gececil gözlerine Ne denizin kokusu Ne kuşların türküsü ..
Seher yelleri eser yüreğimde Savurur beni şehrin sokaklarına Endişeli kapılardan geçerek Harap olmuş nice yarınları Altüst olmuş hayatları yanına alıp Taze bir can giy..
Namert olanların oyununa geldim Gönül şehrimi kuşatıp oklar sapladılar Gamsız ve kedersiz günüm geçmez Ne haldeyim,nice cefalar çekerim Mum gibi erir giderim Bir bilen..
Nice yanmış Yıkılmış gönüller gördüm Bedeli ödenmemiş gözyaşları Yanmakta olan ölüler gördüm İyilik sefil düşmüş kötülüğe Seni görmeden düzelemem Gönlünün yüzü..
Gök kırmızıydı Kuşlar ve bulutlar da kırmızıydı Akşamı izleyen sessizlikte Martılar birbirlerine saldırıyordu Kendini saklamış doğanın içinde Bir adam ve bir kadın
Yedi yaşında bir küçük kızdı Esin perisi annesinden kaptığı Soylu bir baharla Sarp yamaçları çıkıp Göğün ellerinden tutacaktı İlkyaz güneşi övgüler düzerek Düşle..
Kirli çağları aşan Kara cahillik Kin ve öfkesiyle Yalanı ve günahı kuşanıp Yeni doğmuşları da vuracak Haydi! Durmak zamanı değildir Sizler de katılın övgüsüne ..
Temiz inancı kalleşçe çiğneyip Düşmanlarmış gibi Sapkın ruhlarıyla saldırdılar yine Zehirli dumanlar atıp Şifa bulmaya gelmiş Nergis pençeli yığınları Kimyasal s..