İstanbul’a çok yakın fakat İstanbul ile hiçbir alakası bulunmayan bir cennet bahçesi. Beykoz yakınındaki İshaklı Köyü Ovası'nda sırtını ıhlamur ve gürgen ormanlarına dayamış, doğayla uyum içinde kuru..
Bir gece vardı geçmişten bize kalan. Dağınıktı biraz, biraz sitemli ve bir hayli de huysuz.Düş gibi, gerçek gibi…Hani sitemini mi yazsın, kaderini mi çizsin yoksa geceyi sevdasıyla mı kapa..
Rüzgarın denizlerden gelenini ama yine de hoyratça esenini. Sevda çemberinin, kimse bilmezini. Yürek yakanını ama yine de nergis kokanı. Dağlarda bayırlarda gezip ayağına diken batmayanını. Beni sarıp..
Elimde değil seviyorum denizi. Öyle güzel geliyor ki rengi… Hani mavisi, yeşili…Fırtınadan önceki son durgunluğu, hoyratça başını şaha kaldıran hırçınlığı…Sensiz geçmişimden senler çıkarma..
Günler akıp gider, yetişeceği yer var tabii. Var, bilirim kavuşmak istediği bir dönüm noktası var. Tıpkı coşkun akan deli bir çayın denize kavuşması gibi. Gündüzün de geceye olan aşkı var. Güneşin gec..
Şubat ayı sızmış usulca 2008’den içeriye ve ortalamış bile kendini hissettirmeden.Bu kısa ayın tüm sıfatlarının yanında sevgililere özel olması da gizli.Evet, özel mi özel 14 Şubat günü.
Kıskanıyorsunuz birbirinizi. İlişki zamanla savaş alanına dönüşüyor.Her geçen gün aşkınızdan götürüyor. Hoşuna gidiyor önce kıskanmak. Seviyorum demek ki diyorsun. Hoşuna g..
Bir lodos, bir poyraz, bir vurgundur haziran… Yine böyle bir haziran sabahı evi topladık annemle. İnan bana çok direndik buradan çıkmamak için. Ama sensiz olmuyor. Herkes çekip gitti bu mahallede..
Sanki iğneli fıçı koltuğun. Sağa dönüyorsun olmuyor. Sola dönüyorsun olmuyor. Gidip bir fincan çay alıyorsun yine olmuyor. Gelmen gerekiyor illa benim yanıma. Gelip iki laf çarpman, bu sıkıcı günün ar..
Bütün sisler ansızın kalktı istikbalimden, griler yeşillerle alevlendi. Hayat doludizgin akan pınar gibi, gözlerimde harelendi. Sendin, kördüğümüm, sevda dediğim, ilk gözyaşım, kopamadığım.<..