Dünyada ilk trafik kazası

Kuralları ihlal etmek suretiyle trafik kazası sonucu ölümlere, yaralamalara ve maddi hasar meydana getirmede birinci sıralardayız. 

Trafik kurallarına uymama arsızlığımız, ayarsızlığımız, nedametsizliğimiz ve tamiri imkânsızlığımız devam ediyor.

Bazı yazılarımızda yaşam kural ve kaidelere bağlıdır dediğimizde, bıktık artık kural ve kaidelerden diyorlar.

Kural ve kaideler toplumun mutluluğu ve huzuru için düzenlenir ve gereklidir. 

Aşağıdaki bilgilere ulaşmadan, birçok yönleri iyidir ve sözde modadır, diye Avrupa’dan ithal ediyoruz.

Trafik kurallarına uymamayı acaba biz mi Avrupa’ya ihraç ettik diye düşünüyordum. Yanılmışım.   

Meğer trafik kazalarını da biz Avrupa’dan ithal etmişiz.

Nedeni ise, o tarihlerde bizim ülkede henüz buhar gücüyle veya sair yakıtlarla çalışan otomobilimiz yokmuş da ondan.    

Dünyada ilk trafik kazası bizim ülkemizde mi meydana gelmiş diye bir araştırayım dedim.   

Dünyada ilk trafik kazası:

Bu konusunda çeşitli rivayetler var. Ancak çoğunlukla dünyada ilk trafik kazasını Alman Karl Benz’in 1886 yılında otomobil icat etmesinden önceki tarihlere dayandığı bildiriliyor.

1869 yılında İrlandalı bilim insanı Mary Ward, kuzenleri tarafından yapılan ve buhar gücü ile çalışan araba ile seyir halinde iken Ward arabanın koltuğundan yola uçmuş.

Kullandığı arabanın üzerinden geçmesi ve boynunun kırılması sonucu Mary Ward hayatını kaybetmiş.

İlk ölümlü trafik kazasını buhar gücü ile çalışan araba olarak kabul edilirse tarihte ölümle sonuçlanan ilk trafik kazası İrlandalı bilim insanı Mard Ward’ın yaptığı 1869 tarihli trafik kazasıdır.

İlk Hız sınırı:İlk icat edilen araçlarda hız sınırı bir müddet 24 kilometre olarak kabul edilmiştir.

İlk Trafik cezası: İlk trafik cezası 24 kilometre hız sınırını aşan ( 25 ) ile seyreden sürücüye kesilmiştir.

Türkiye’de ilk Trafik kazası:

1912 yılında 26 Ocak gecesi saat 22 sıralarındaİstanbul Zincirlikuyu’dan Beyoğlu’na giden İtalyan Sefareti’nin şoförü Frederico Rasi, Şişli Camii’nin önünde İdris adlı bir Arnavut’ta çarpmış.

Rasi olay yerinden kaçmaya çalışırken Taksim’e varmadan Pangaltı’da Polisler Rasi’yi ihtar ateşiyle ancak durdurabilmişler. 

İtalyan şoförü hemen tutuklanmış. Kazada ağır yaralanan İdris Şişli Etfal hastanesine kaldırılırken kurtarılamamış ve hayatını kaybetmiş.

İdris’in vefat etmesiyle iş büyür, İtalyan Sefareti dereye girmek zorunda kalır. Sefaretin hem İdris’in ailesine yüklü tazminat ödemeyi, hem de Rasi’ye gereken cezayı vermeyi kabul etmesiyle dosya kapatılır.   

İstanbul’un medya kayıtlarına geçen bu ilk kaza haberi, günlerce gazete manşetlerinden düşmemiş.  

Türkiye’de ilk Trafik Şubesi:

İstanbul’da kazaların başlamasıyla birlikte, trafiğin düzenlenmesi gerektiği zaruri-yeti hâsıl olur.

İlk trafik şubesi 1923 yılında Şehremini Emin Bey’in ( Erkul) emriyle Galata köprüsünün altındaki Belediye Zabıtasına bağlı merkezde açılır. 

Beş memurla çalışan bu merkez kısa bir süre sonra Galata’daki borsa binasına taşınır. Bu tarihlerde İstanbul’da biri Galatasaray’da, diğeri ise Karaköy’de olmak üzere iki trafik noktası görev yapar.

Bu noktalarda yazın beyaz, kışın ise koyu renk elbiseli trafik polisleri, trafiği düzenlermiş.

İstanbul’da ilk ışıklı geçit lambası da Karaköy’deki Domuz sokağının başına konulmuş. 

Ancak yeni ışıklar için ikinci Dünya Savaşı’nın sonuna kadar tehir edildiği söylenir.

Ülkemizde bunca trafik kazaları sonucu hayatını kaybedenlerin, yaralıların ve meydana gelen maddi hasarın haddi hesabı bilinmez.  

Ey insanoğlu ne olur trafikte biraz daha dikkatli ol. Alkollü araç kullanma, gereksiz şerit değiştirme, hız sınırlarını aşma.

Trafik kurallarını ihlal etme. Kendini düşünmüyorsan yanındakileri, evini, aileni ve çocuklarını düşün.

Kıymetli okurlarımıza saygılar sunuyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN