Gençlerimiz ve geleceğimiz

Türk gençliğinin mücadelesi, hapsedilmek istendiği türlü kalıpların içinden sıyrılarak kendisini tanımak ve kendisi gibi olmak değil, aksine, hayata tutunabilmek ve ayakta durabilmek için kendisine dayatılan kalıplardan birinin içine sığabilmek ya da tüm kalıplara uyabilecek esnekliğe sahip beceriyi kazanmak olmuştur.

Oysa geleceği garanti altına alabilmek, gençlere kendi cevherini keşfetmeleri ve geliştirebilmeleri için yardımcı olmak ve onlara umut vermekle mümkündür.

Çünkü; insana bahşedilen yaratıcı güc olmaksızın gerçek bir gelişme sağlanamaz.

Çünkü; gelişmenin dinamiği, insana bahşedilen yaratıcılıkta; bunun kaynağı ise farklılıktadır. Öyle olmasaydı "Yaradan", farklı yaratmazdı.

Geleceğimiz ve Gençlerimiz

"Gençler, geleceğimizin teminatıdır." Dedik;
Tasarlanmış geleceğin uygulayıcıları,
Geleceklerinin de tasarımcıları gençlere,
Sorumluluğumuzu yükleme telaşında.

Nasıl yetiştirdik gençlerimizi,
Nasıl tasarladık geleceğimizi?
Oysa; Dünün geleceğiydi bugün,
Bugünün geleceği de yarın.

Neyi sorguluyor gençlerimiz?
Sevgiyi mi, hoşgörüyü mü,
Yoksa dünü mü sadece?

Adaleti mi, ödülü mü, cezayı mı,
Dürüstlüğü mü, onuru mu;
Yoksa bugünü mü sadece?

Öğrenmeyi mi, başarmayı mı, mutluluğu mu,
Yoksa yarını mı sadece?

Yoksa;
Hem dünü, hem bugünü, hem de yarını mı?
Yoksaaa... Biz yetişkinleri mi sadece?