Kaderde ne yazılmış ise o görülür

Hayli zaman oldu MB sayfasına giremedim ve buradaki ahvallerden habersiz kaldım.

Geçen yıl yaz aylarında klimanın açık kalması ve 7, 8 saat uykuya dalışımız bize pahallıya mal oldu.

Oldum olalı sevmedim bu klimaları. 

Bilindiği gibi o tarihlerde de iki aya yakın yine MB sayfasından uzak kaldım. Aynı konu kışın başlamasıyla yeniden nüks etti.

Aslında acılara tahammül eden sabır gösteren bir yapıya sahi olduğum halde bünyenin zayıf olması sebebiyle halsiz, mecalsiz kaldım.

Vücut acılar içindeyken insan en sevdiğini bile gözle değil, kaşla görmek ister.

Sitem olsun ancak isyan olmasın “ Bıktım usandım bu sağlıksız halden halas olayım dedim ne çare ki hala halas olamadım”

Hastalık atla gelirmiş derler. Gönderen belli, bize de geldi. Bir hafta, bir ay kalsın dedik uçak hazırladık hayır gitmem diyor misali.

Böyle Pnömoni ( Zatürre ) görülmedi.

Bazen kader keder olur,

Bazen keder kader olur.

Sudan sebepler değil mi damla, damla birikir sonuçta boğulmaya sebep olur.

İnsan nehir gibidir, sadece yüzü görünür. Derininde ( yüreğinde ) neler barındırır bilinmez. Kim bilir daha nice halsiz ve mecalsiz hastalar var.

Kırk yaşına kadar kuzu eti yedik iyi de ettik. Lakin kırk yaşından sonra artık kuzunun yediği" Yeşil “ yenmemiz lazım. Bizde yaşımıza göre her yönden kendimize dikkat etmeliyiz.   

Yüce Yaratanın serinliği, sıcaklığı hesaplanarak ihsan edilmiş. Kul yapısı serinlik, sıcaklık hesapsız icatlardır.

Gece gündüz dua ettim. Allah’ım bana güç, kuvvet, ver ki İzmir’e gidip döneyim.

Yüce Allah’a trilyonlarca şükürler olsun yataktan kalkıp hayırlı iş için İzmir’e gidip dönme gücünü verdi.     

Bu arada Tülay Eker (Cadı Hava alanına kadar gelip bizi uğurladı. Böyle vefalı cadının hakkı nasıl ödenir? ( Hakkını helal et Cadı ) MB sayfasından neden uzakta kaldığımı arz ettim. Anlatım yazıyı uzattı.

Bu yazımla size Mersin’imden güzel bir haber vereyim dedim.

Efendim Türkiye de ilk Mersin Şehir Hastanesini yanda görüyorsunuz. Büyüklerimiz açılışa gelmeden aylar önce öyle bir çalışma başladı ki anlatılmaz.

Yollardaki yamalar söküldü, gerçek kumaşlı asfalt ile kaplandı. Mersin şehir hastanesi ve civarı gülistan bahçesi oldu.

Bizim mahallenin cadde ve sokaklarındaki yollar ise yetim ve öksüz kaldı. Yamalar tutmuyor, iplikler kendiliğinden sökülüyor.   

Uçakla gelen, uçakla giden ve bizi ihya eden büyüklerimiz görmediler lakin Yüce Allah görüyor.

Büyüklerimiz geldi ihya olduk, Hastanemiz açıldı şifa bulduk.

Akdeniz ilçesindeki hastane bir sokak yakınımızdaydı. Şimdi Toroslar ilçesine gitti.

Geçen akşam gidip hastanede belki iğne vuracak birileri var ne gezer, kapılarına kilit vurulmuş.

Mersin sağlık kuruluşları yönünden zengin bir il sayılır. Allah hiçbir canlıya hastalık vermesin. Bütün illerimizde böyle bir hastanenin yapılması elzemdir.

İşte gördüğünüz gibi Burakgazi hastalığı ile ilgili ve Mersin Şehir Hastanesi hakkında bir şeyler yazmış.

Hastalığımız dan dolayı Tlf ile hal ve hatırımızı soranlara teşekkür ediyorum.

Kıymetli okurlarımıza saygılarımı sunuyorum. Sağlık ve mutluluk diliyorum.

Mehmet BURAKGAZİ / MERSİN