Kimi yazarların ufku hakikaten darmış

Aslında birilerine, bazı şeyler çok güzel ders oluyor. Seçimler öncesinde o birileri, kendilerini parçalayarak “CHP’ye oy vermiyorsanız, oyunuzu MHP’ye verin” yollu beyanatlar veriyor, yazılar yazıyordu. Yine o birileri, köşelerinden, MHP’ye methiyeler düzüyorlardı ve “oyum MHP’ye” diyerek, kamuoyunu yönlendirmenin yolunu arıyordu.

Güya MHP, daha etkin muhalefet yapacaktı.

Sonuç tam bir komedi oldu bu çevreler açısından.

Aslında MHP kendi siyasal çizgisinde ve duruşunda her hangi bir ödün vermeksizin, gerekli adımlar ne ise onu atıyor. Ama bazı çok bilmişler, MHP’nin özünü kavramadan, ondan moderniteye yönelik adımlar atmasını bekliyordu.

Aslında MHP’de değişen bir şey yoktu ve CHP, MHP çizgisine adım adım gelmişti.

Yani CHP alabildiğine muhafazakâr bir kimliğe evriliyor, MHP ise kendi siyasal ve politik duruşunda herhangi bir değişikliğe gitmiyordu.

-Şimdi mesele türban.

-Ve türban dışında daha bir çok konuda AKP ile örtüşen tavırlar ve fiili eylemler.

Bence MHP’nin bu konu ve konulardaki tavrı, ille de MHP’nin fiilen atacağı adımı görmeden önce de tespit edilebilirdi.

Şimdi herkes kara kara düşünüyor, “ne olacak” diye.

Valla ben düşünmüyorum ne olacağını.

Çünkü 22 Temmuz 2007 seçim sonuçları, Türk siyasal yaşamında önemli bir dönüşümün habercisi oldu. AKP % 46, 7 oy almasına karşın, MHP’nin desteği ile % 60’lar dolayında bir güçle parlementoda istediği şekilde at oynatacaktı.

-Ve nitekim öyle de oldu.

-“Efendim neden MHP, AKP’ye paralel adım atıyor ve AKP’nin ekmeğine yağ sürüyor”, yollu çıkışları ahmaklık olarak niteliyorum.

Benim için aksi sürpriz olurdu.

-Benim lafım, sözüm ne AKP’ye, ne de MHP’ye.

Benim lafım, sözüm, zamanında MHP’yi allama, pullama yarışına giren, ufku dar, yazar, çizer takımına.

Yıllardır bu ülkede yazarlık yapan kimi şahsiyetler, bu durumdan şikâyetçiler.

Aslında komik duruma düşenler, bu yazar, çizer takımı.

Şimdi kim itibar edecek bunların düşünce ufkuna.