Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Haziran '07

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Küçük bir gezi

Hani Atalarımız " Çok okuyan değil, çok gezen bilir " demişlerdi ya, işte, doğru bir söz daha. 12.06.2007 Salı günü "çok bilmek" için değil de, eşimin teşvikiyle, şöyle Pamukkale' ye doğru bir uzanalım dedik. Köroğlu - ayvaz, Bodrum' dan, sabah erken düştük yollara. Hava sakin, yollar sakin, trafik sakin, müzik dinleye dinleye, Bodrum' u, Milas' ı, Yatağan' ı, Muğla' yı gerimizde bırakarak, Kale sapağından girip, çamların kokuları ve sık virajlardan süzüldük. Arada bir, tek, tük geçen arabalarla selamlaşarak, çay tiryakiliğimizi gidermek için, sağa sola dikkatle bakıp bir çay bahçesi arandık. Muğla il sınırının bitimine 20 km. kala, sol tarafta, çay bahçesine rastladık. Müşteri yoktu. Kapıda, işletmeci olduğunu sonradan öğrendiğimiz, genç bir delikanlı. Oradaki Çakmak köyünden. Adı Şevket. Saygılı, hürmetkar, mahçup. Çayımızı ısmarladık. Tavşan kanı gibi çayımızı yudumlarken, şöyle bir etrafa göz gezdirmeyi de ihmal etmedik. Meyve suyu şişelerinden rüzgar gülü, küçük şişelerden, ağzi toprağa gömülü, çiçeklerin etrafına sıralanışı, bildiğimiz, eskiden gaz tenekesi dediğimiz, tenekelere şekil vererek, abajur biçiminde, içine de ampül koyarak ışıklandırma aracı oluşturulması, odun ve kütüklerine şekiller vererek, hayvan ve insan figürleri oluşturulması hayli dikkatimizi çekti. Çeşitli pozlarda, erkek, kadın figürleri. Hayran olduk. Atılması gereken her şey, orada işe yaratılmış.

İkinci çayımızı ısmarlamak için Şevket'i çağırdık. Bu eserleri kimlerin yaptığını sordum. Kendisinin boş zamanlarında yaptığını, yakacak olarak getirilen odunlara şekiller verdiğini anlattı. Şevket'i Güzel Sanatlardan mezun sandım. Tahsilini sordum, İmam Hatip Lisesini bitirdiğini , okumayı düşünmediğini, ama şimdi Güzel Sanatlara gitmek için çaba sarfedeceğini söyledi. Yetenekli olduğunu, bunu bilimsel verilerle takviye ederse iyi bir heykeltıraş olabileceğini söyleyerek, borcumuzu öderken, çok iyi gözlemesi olduğunu söyledi. Dönüşte gözlemeni de yeriz sözü vererek, Kale, Tavas ve Denizli diyerek Pamukkale'ye ulaştık. Güney kapısından girip, biletlerimizi alarak park ettik. Alış veriş yeri amacıya yapıldığı, büyük bir tesisin VC sine girmek istedik. O ne? Pislik, rezalet, ayak basacak yer yok. Hemen çıktık. Bu sırada bayan tuvaletine yönelen bir turist hanım, elini ağzında tutarak ve öğürerek bir kaçışı var ki utandım. Ana girişteki bilet verene ve iç kısımdaki güvenlik görevlilerine şikayette bulunarak olayı anlattım. Suyun olmadığını, her gün kısa bir zaman içinde verildiğini söylediler. Kalabalık bir turist topluluğunun bulunduğu , turistik bir yerde, suyun olmamayışı garibimize gitti.
Travertenlere doğru ilerledik. Sağ yamaçta, Romalılardan kalma bir tiyatro anfisi. Daha yakın ve sağda, yine Romalılardan kalma hamamlar. Orası şimdi müze olarak kullanılıyormuş. Sağda solda kent kalıntıları.

Gelen turistler oldukça çok. Ayakkabılarını çıkaran travertenler üzerinde yürüyüp, küçük havuzlardaki, 15-20 cm derinliğinde olan sulara girerek serinlemeye çalışıyorlar. Bir zamanlar, o travertenleri oluşturan sular yok. Dar bir kanaldan akan bir su , oraya da ayaklarını sokarak serinleyenler var. Hepsi bu. Arada bir karşı taraftan düdüğü ve elleriyle, uclara gelip resim çektirenleri ikaz eden görevliler. Doğanın verdiği güzellikleri ve nimetleri, maalesef bizler yok ediyoruz. Susuz bir Pamukkale.
Pamukkaleden geri döndük Akköy'ün 5 km. uzağında kırmızı suya gittik. Ufak fefek tesisler ve pansiyonlar. Suyun faydasından istifade edeceklerin burada birkaç gün kalması gerek diyerek, Denizli merkezine indik. Bir iki tekstil alışverişi ve öğretmen evinde yemek yiyerek yola çıktık.
Akşam üzeri Şevket'in gözlemesini de yiyerek, saat: 21.00 da Bodruma vardık.

S O N U Ç : Gezmek güzel şey. Ama, Turistik yerlerin daha ciddi biçimde idare ve kontrol edilmesi gerekmektedir. Yabancılara karşı mahcup olmanın dışında, turizmimizi de baltalayacağı bir gerçek.
Şevket gibi, doğuştan yetenekli kişilerin körertilmemesi, onların yetiştirilmesi ve geliştirilmesi için gereken çabalar harcanmalıdır.

 
Toplam blog
: 27
: 6561
Kayıt tarihi
: 15.02.07
 
 

20.10.1934 Rize doğumluyum. İlkokulu Artvin ve Rize'de, ortaokulu Erzincan ve Ulukışla'da, öğretmen ..