Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Ekim '16

 
Kategori
Sosyoloji
 

Sosyoloji bize ne kazandırır?

Sosyoloji bize ne kazandırır?
 

Sosyolojik alan


Sosyoloji, toplumumuzda gereksiz, fayda sağlamayan boş bir uğraşı alanı olarak görünmektedir. Gerçekte Sosyoloji öğrenmenin bize getireceği yarar nedir? Neden sosyoloji öğreniyoruz? Sosyoloji bize nasıl bir insanla evlenmemiz gerektiğini, insanlarla iyi geçinmek için hangi kurallara uymak zorunda olduğumuzu öğretmediği gibi en iyi dinin, en iyi geleneğin, en önemli değerin ne olduğunu da sosyolojiden öğrenemeyiz.

Ancak sosyoloji bize; İnsan ilişkileri hakkında genel bilgiler verir, toplumsal gerçekliği tanıtır, bizleri ön yargılarımızdan kurtarmaya çalışır. Bu bilgilerden yola çıkarak biz de kendi sorunlarımızı kendimiz çözebilir, neye inanıp neye inanmayacağımızı ya da neye değer verip vermeyeceğimizi kendimiz belirleyebiliriz.

Sosyoloji, toplumların tarihsel süreç içinde nasıl bir gelişim izlediğini öğrenmemizi sağlar. Böylece bizlerin de toplumların gelişimine bilinçli olarak katkıda bulunmamızın yolunu gösterir. Toplumun gelişimini sağlamak için sosyolojinin bilimsel bilgilerine de gerek vardır. O halde sosyoloji, kişisel sorunlarınızı çözmese de dikkatinizi topluma yönelterek kendi yaşantınızı daha bilimsel ve gerçekçi açılardan yönlendirmemizi sağlar.

İyi bir sosyoloji eğitimi almış birey, toplumsal hayat hakkında eleştirel düşünmeyi, sorgulamayı, verdiği hayal gücü ile de günlük bakışın ötesine geçiş olanağı sağlar. Sosyolojinin insanlığa kattığı artı değerler arasında; “kültürel farklılıkların bilincinde olma”, “politikaların etkilerini değerlendirebilme” ve “kendi kendimizi aydınlatabilme yeteneği kazanma” gibi kazanımları sayabiliriz.

Sosyolojik düşünmek, toplumsal ve kültürel ilişkiler hakkında farkındalığımızın artırmasına, duygularımızın keskinleşmesine, gözlerimizin daha çok açılmasına yardımcı olan, daha önce görmediğimiz insanlık durumlarını keşfetmemizi sağlayarak, Bauman’ın ifadesiyle, baskıcı bir dünyayı esnekleştirir. Bize dünyanın şimdi olduğundan farklı bir dünya olabileceğini gösterir. Sosyolojik düşünme sanatını öğrenen insan manipülasyona daha az açıktır. Sosyoloji, çevremizdeki insanları, onların hasletlerini, düşlerini, kaygılarını ve acılarını daha iyi anlamamızı sağlayarak, empati yeteneğini güçlendirir. Öteki toplumlar ve gruplar hakkında bilgimizi artırır. Korku ve zıtlaşma yerine, hoş görüyü teşvik eder. Özgürlüğümüze katkıda bulunan Sosyoloji, bu nedenle sık sık politik ihanetle suçlanır.

Klasik sosyolojinin doğumunda o günün toplumsal sorunlarına çözüm arayışı önemli rol oynamıştır. Nitekim Comte’un “Tahmin etmek için bilmek, kontrol etmek için tahmin etmek” sözü, sosyolojiye o dönemde yüklenen işlevi son derece öz biçimde ortaya koymaktadır. Bu açıdan bakanlar, sosyolojiye daha iyi bir dünya yaratılması görevi vermektedirler. Bu nedenle olsa gerek, Berger’ın da ifadesiyle, sosyologların bir “sosyal reformcu” imajları vardır. Sistemin işleyişi hakkında ne kadar çok bilgiye sahip olursak, onu değiştirebilecek gücümüz o kadar çok olacağından, Sosyolojik düşünmek, sosyal değişmeyi teşvik eden devrimci nüveler taşır.

Sosyolojik perspektif, hem sınırlarımız hem de olanaklarımız hakkındaki farkındalığımızı artırır. İçinde yaşadığımız toplumun işleyiş kalıplarını anlamamızı sağlayıp, bunlara benzer yapıların birçok toplumda var olduğunu gösterir. Oyunun kurallarını ne kadar iyi anlarsak, iyi oyuncu olma olasılığımız o kadar artar. Başından itibaren sosyolojinin vaadi, bilimsel ilerleme kadar, kamusal ilgiyi aydınlatmak da olmuştur. Başkalarının nasıl yaşadıklarını yeterli bir biçimde anlarsak, onların sorunları hakkında daha iyi bir anlayış geliştirebiliriz. Özellikle yoksulluk, işsizlik, eğitim, kültür ve kentleşme gibi alanlarda sorunları belirleyip çözüm önerileri aramak, en azından bu alanda çalışanların bir bölümünün sosyolojiye yüklediği işlevler arasındadır.

İnsanları etkileyen, ancak onların yaşam biçimleri hakkında yeterli bilgiye dayanmayan pratik politikaların başarısı son derece azdır. Sosyolojik araştırma, politika girişimlerinin sonuçlarını değerlendirmede pratik faydalar sağlamaktadır.

Sosyoloji, bizim kendi kendimizi aydınlatabilmemizi; yani kendimizi daha iyi anlayabilmemizi sağlamakta, neden böyle davrandığımız hakkında daha çok şey bildikçe, kendi geleceğimizi etkileme olanağımızı daha da artmaktadır.

Sosyolojinin yalnızca, politikaları tasarlayanlara -güç sahiplerine- yerinde kararlar vermede yardımcı olabileceğini düşünmemeliyiz. Güçlü olanların izledikleri politikalarda daha az güçlü ya da daha az ayrıcalıklı olanların çıkarlarını kolladıkları her zaman varsayılamaz. Kendilerini aydınlatmış olan gruplar, genellikle sosyoloji araştırmalarından yararlanabilir ve hükümet politikalarına etkin tepkiler geliştirebilir ya da kendi politikalarını biçimlendirebilirler.

Sosyoloji, Toplumsal etkileşimin, bireyle toplum arasındaki ilişkinin, toplumsal kurumların yapılarının birbirleriyle ilişkilerinin incelenmesi ise Sosyoloji bize;

·         Bireysel olandaki sosyal olanı, özel olandaki genel olanı görmemizi sağlar. (Bildiğimizi sandığımız dünyanın farklı yönlerini görürüz.)

·         Gündelik hayattaki olaylara farklı bakış açısıyla bakmamızı sağlar.

·         Sosyolojik düşünme ve dayanışmayı geliştirir. (Empati kurmamızı sağlar.)

·         Hem kendi sorunlarımıza hem de çevremizin sorunlarına farklı bakabilmeyi sağlar.

·         Sosyolojik düşünme kesin, eleştirilmez doğrulara ulaşmayı hedeflemez. Bizi düşünmeye iter.

·         Sosyolojik düşünme; sorgulama, eleştirel bakma, analiz etme becerileri kazandırır.

Bütün bu kazanımları için siz siz olun sosyoloji ile ilişkide kalın!

Nizamettin BİBER

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..