Şu İstanbul'un köpekleri bile akıllı!

İnsan, İstanbul gibi yaşamın baş döndürücü bir hızla akıp gittiği bir Dünya metropolünde, günlük hayatın ayrıntılarını daha mı çabuk farkediyor ne?

Büyük şehrin acımasız yaşam şartları, hayvanları bile, daha akıllı olmaya mı zorluyor sence de? Yoksa bu, yanlızca bana mı böyle geliyor?

İstanbul'da, hele de Bağdat caddesi'nde, ne köpekler gördüm ben... Kırmızı ışıkta bekleyen!... Yeşil ışıkta insanlarla birlikte, yaya geçidinden karşıya geçen!...

Sultanbeyli'nin karnı hep aç, arasıra da yoldan geçen serseriden tekme yiyen köpeği de, Bağdat Caddesi'nin yeşil ışıkta yaya geçidinden karşıya geçen sosyetik köpeğinden mi şikayetçi ne?!!

Yoksa toplumdaki sosyal adaletsizlik, o derece aldı yürüdü de, köpekler arasında da mı çekememezliğe ve garip bir rekabete yol açtı yoksa? Ya da bu, yanlızca benim hüsnü kuruntum mu acaba?!!

Anadolu'nun köpekleri de İstanbul'dakiler kadar akıllı mı? Yok canım. Hiç sanmıyorum. Birçok yerini kendi gözlerimle gördüğüm güzelim Anadolum'da, hayat bu kadar hızlı, bu kadar can alıcı bir tempoda akmıyor ki...

Onu bunu bilmem arkadaş!... Benim gördüğüm... İstanbul'un köpekleri bile akıllı!... Acaba sen ne dersin bu söylediğime?