Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ekim '10

 
Kategori
Siyaset
 

Suçluya ödül

Suçluya ödül
 

USE IT ( Onu kullan)


Gökcek: Ben onun kulisini yaparım, ortalığı ayağa kaldırırım.

Aşağıdaki yazı 27.10.2010 tarihli Milliyet ten aynen alınmıştır. Ancak sabah gazeteyi alıp okumaya baaşladığımda manşetten verilen haberde Cumhuriyetimiz çıtkırıldım değildir başlığı ne kadar önemli geliyor sizlere aşağıdaki haberi okuyunca bunu biraz eleştirmek ve okuyuculara sormak isterim.

Aslında bu haberi manşetten verecek kadar cesur bir yazı işleri yok maalesef. Hepsi göstermelik. 2002 yılından beri uygulanagelen kişiye göre kanun ve yönetmelikler hep oldu ve bu iktşdar süresincede olacak.

Maliye bakanı Unakıtan ın şirketleri nin vergi cezası için yapılan kanun değişiliklerinden tutunda bakan ların aile şirketleri kurmaları ile ilgili bir çok kanun hep kişiye özel çıkmadı mı.? Özel ithalat izinleri verilmedi mi.? Kayıp trilyon davasında mahkum olan Erbakan için özel yasa çıkmadı mı.? Kaldı ki bu davadan mahkum olması demek devletin devletin partiye verdiği hazıne yardımını kendi çıkarları için kullanmak ve bunu kayda bile geçirmeke demek olan ve siyasi partiler yasasına uygun olmayan bu harcama ile bir anlamda partiye oy verenlerin parasını çalmak ile eşdeğer olarak görüyorum. Çünkü SPYasasına göre parti gelir ve giderleri ancak kanunlar çerçevesinde olmalı ve açık olmalıdır. Her bağışı ve geliri parti kabul edemeyeceği gibi her harcamayı da yapamaz. Bu nedenle yapılan harcamaların kayıtsız olması devletin trilyonlarının çalınlası ile eşdeğerdir. Bu dönemdeki parti yöneticilerinden biri de maalesef şu anda cumhurbaşkanı. Bu üzücü bir durum. Üzücü olduğu kadarda bence yüz kızartıcı bir durum..

Bu bilgilerden hareketle görevini kötüye kullananlara uygulanan cezaların artması gerekirken indirme gidilmesi her fırsatta yolsuzluklarla mücadele ediyoruz diyen parti ve hükümet yetkilillerin söylediklerinin ne kadar yalan olduğunun gösergesi.Bu halk ne çektiyse unutkanlığından çekti ve çekmeye devam edecek gibi görünüyor.

Belediyeler ve kamu kurumlarında görevi kötüye kullanma konusundaki iddialar artarken, Ak Parti, Türk Ceza Kanunu’nun 257. maddesini değiştirerek, görevi kötüye kullanan kamu görevlilerinin cezalarında indirime gidilmesi için yasa teklifi hazırladı. Buna göre görevi kötüye kullanarak haksız kazanç sağlayanlara öngörülen “bir yıldan üç yıla” kadar hapis cezası, “altı aydan iki yıla” indirilecek.

Böylece iki yıl sınırı aşılmadığı için haksız kazanç sağlayanlar cezaevine girmekten kurtulurken, daha önce bu suçtan ceza alıp cezaevine konulanlar da düzenlemeden yararlanmak için başvuru yapabilecek.

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, bu düzenlemenin Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e ait olduğu iddia edilen dinleme kayıtlarında geçen “görevi kötüye kullanma cezalarının indirilmesi” diyaloğunun ardından geldiğini anımsattı.

Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak’ın imzasını taşıyan ve Ak Parti grubunun onayını alan TCK’da değişiklik içeren teklif, TBMM Başkanlığı’na sunuldu. Teklifle, TCK’nın, görevi kötüye kullanma başlıklı 257. Maddesi’nin 1 ve 2. fıkralarında görevini kötüye kullanan kamu görevlilerinin aldıkları cezalarda indirime gidiliyor. Teklife göre yürürlükteki düzenlemede görevini kötüye kullanarak haksız kazanç sağlayanlar bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası yerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak. Böylece görevini kötüye kullanarak haksız kazanç sağlayanlar iki yıla kadar olan hapis cezaları ertelendiği için cezaevine girmeyecek.

Öngörülen bir diğer değişiklikle de görevi ihmal nedeniyle kamuyu zarara uğratan veya çıkar sağlayanlar ise “altı aydan iki yıla kadar” hapis cezası yerine “üç aydan bir yıla kadar” hapis cezası alacak.

Aynı maddede “görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan”lar için öngörülen hapis cezasına, para cezası da eklendi. Buna göre bu suçu işleyenler, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacaklar.

‘Gökçek istedi’
Kart, Milliyet’e yaptığı açıklamada teklifin içeriğinin Kuzu ve Gökçek’e ait olduğu iddia edilen dinleme kayıtlarındaki diyalogla aynı olduğunu kaydetti.

İşte o konuşma

Kuzu ile Gökçek arasında geçtiği iddia edilen telefon konuşması şöyle:

Gökçek: 240’tan yargılıyorlar beni şimdi. Bu 240’ı 3 yıldan 6 aya indiremez misiniz abi ya?

Kuzu: O zaman faydası ne öyle olunca?

Gökçek: Abi 3 yıldan 6 aya olunca, belediye başkanları bu cezayı alıyor, paraya çevriliyor, belediye başkanlığı süresi de gitmiyor. Mahkûm olup içeri atsa, 2 ay gidip yatıp geliyorsun ondan sonra işine devam ediyorsun.

Kuzu: Şu anda bana gelen 140 dosya var, bizim milletvekillerinin. Aşağı yukarı 50 küsuru, 60’a yakını bu 240...

Gökçek: Kaç tane varsa bir bana çıkartsana. Ben onları bir fitilleyeyim.

Kuzu: Var, var ben sana listesini vereyim onun.

Gökçek: Ben onun kulisini iyice de yaparım ortalığı ayağa kaldırırım. O listeyi ver bana.

Şimdide yazının başında bahsettiğim usulsüzlük iddalarını yazmak istiyorum.

T.C. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a yöneltilen iddialar:

Al Baraka Yönetim Kurulu Üyeliği sırasında naylon fatura yolsuzluğu ile devletin 27, 5 Milyon Dolar zarara uğratılması.

Tüpraş'ın %14.76 hissesinin Global Menkul Değerler ile Sami Ofer'e kamuoyuna duyuru yapılmadan gizlice satışı.

Galataport'un, Global-Ofer konsorsiyumuna ihale edilmesinin önceden gizli anlaşma yapılması.

Unakıtan'ın oğlu Abdullah Unakıtan'ın gümrük vergisinin artırılmasından (%25-%45) kısa süre önce yüklü miktarda mısır ithalatı yaparak haksız kazanç sağlanması.

Unakıtan'ın oğlu Abdullah Unakıtan'a ait A.B. Gıda'ya 2.5 milyon YTL teşvik verilmesi ile likit yumurtada KDV'nin %8'e indirilmesi.

Unakıtan'ın oğlu Abdullah Unakıtan'ın Manyas'ta kuş gribinin yaşandığı günlerde, yumurta fiyatları dibe vurduğunda piyasadan milyonlarca yumurta toplaması.

Unakıtan'ın oğlu Abdullah Unakıtan'a ait fabrikanın arıtma sistemi için ceza kesilmemesi karşılığında Aksakal Belediyesi´ne yardım adı altında para gönderilmesi.

Unakıtan'ın Çamlıca'da SİT alanında yaptığı villalarının ruhsatsız, kaçak ve depreme dayanıksız olması sonucu yıkılması.

Unakıtan'ın bilgisayar şirketi bulunan kızı Zeynep Basutçu'nun, Telsim'in satışı konusunda Vodafone için aracılık yapması.

 
Toplam blog
: 96
: 648
Kayıt tarihi
: 12.08.08
 
 

Karadenizliyim. İzmir' de yaşıyorum.  Dünyanın tek bir ülke  olduğuna inanarak  bütün insanların ..