Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mart '12

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Tarihi ters çeviren yazılar/Polisin görevi sokaklarda kadın kovalamak değildir

Tarihi ters çeviren yazılar/Polisin görevi sokaklarda kadın kovalamak değildir
 

Nişanlı çiftleri bile alıp götürüyorlar.


21 yaşına değmiş iki insanın anlaşarak ve karşılıklı rıza ile yatmaya, kalkmaya her ne halt için gitmişlerse otelde kimlik soramazsın (terörist isem takip et), uygunsuz durumda diye alıp götüremezsin. Beni böyle al götür seni de devletini de AHİM’de mahkûm ettiririm. Devlet vatandaşın namus bekçisi değildir. Herkes namusunu kendisi korur. Korumak istemezse de korumaz. İnsanların namussuz yaşamaya da hakkı vardır. Demokrasi böyle bir şey. Bilmiyorsan öğren!

Yazdığımız her şeyin bu ülkede birebir olması gerekmez; bir yerlerde oluyorsa yeterlidir. Ahlakın kişisel olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuyla ilgili caddelere sokaklara taşan rezaletler devletin düzensizliğinden kaynaklanmaktadır.

Bir konuda net görüşümüzü ortaya koyalım: Ben Türkiye’de kadın ve erkeklerin gayri meşru ilişkilerini, hatta arkadaşlıklarını, her türlü beraberliklerini yasaklıyorum mu diyorsunuz? O zaman kapat umum evleri kardeşim. Zinayı kanunla serbest bırakan sensin.

İstanbul Aksaray ya da benzeri bazı yerlerde yabancı ülke kadınlarının para karşılığı fuhuş yapmak üzere cadde ve sokaklarda alenen kadın pazarı kurmaları asla kabul edilemez. Bu, ülkemizin imajını zedelediği gibi toplum ahlakında da derin yaralar açar.

Ahlak ve namus ile ilgili kanun olamaz. Bu tamamen kişilerin iradesinde olmalıdır. Ama örneğin para ile yapılmasını yasaklarsın; çünkü insanlar kandırılabilir. Aleni olarak ve düzensiz yapılmasını yasaklarsın, düzenleme yapar, sınırlar getirirsin; çünkü ülkenin sokakları affedersin umumhane değil. Sonra hastalık riski var. Ayrıca fuhuş mafyası kadın ticaretinin yanında uyuşturucu ve silah işini de yapıyor.

Ama Vedat Bey sevgilisini hangi otele götürüyor diye takip edemezsin! Burası özgür bir ülke. Senin ilkel ahlak paranoyalarınla yönetilemez! Sen kendin yapmayabilirsin ama başkasına yapma diyemezsin!

Anlatılanlar doğru ise akıllara durgunluk veren bir durum var ortada. Türk emniyetinin üçte biri bu iş için görevlendirilmiş. Cinayetler, ölümler Allah’ın emriymiş ama fuhuş insan işiymiş. Bu nedenle operasyonlar fuhuş mekânlarına kaydırılmış. Bu konuda çok enteresan ayrıntılar var. Bu iş ağaç gölgesinde yapılmadığı halde nasıl oluyorsa polis fuhuş yapanları eliyle koymuş gibi buluyormuş. Bu konuda MİT’in istihbarat verdiği söyleniyor. Ayrıca bir kısım malum insanlar bölgelerindeki yatak altı faaliyetleri emniyete rapor ediyorlarmış.

Enteresan yanlışlıklar da oluyormuş. Polis bir oteli basmış. Bir köylü karı koca. Tanıdıkları olmadığı için mecbur otele gitmişler. Olumsuz durumda yakalandıklarında evli misiniz diye sorulmuş. Ama onların resmi nikâhı yokmuş; imam nikâhı varmış. Karakolda alıkonulmuşlar. Bir başka sefer polis genç bir çifti götürmüş. Sonradan bunların nişanlı oldukları anlaşılmış.

Polis caddede, sokakta, otelde iş üzerinde olup olmadığına bakmaksızın fuhuş yaptığından şüphelendiği herkesi götürüyormuş. Ama işte bunun tespiti zor olduğu için o an orada kim varsa(kadın erkek şeklinde)yandı. Evlilik cüzdanınız yoksa yanınızda da kadın varsa otelden alıp götürüyorlarmış. Otelde tanıdığını ya da arkadaşını ziyarete gidenler alıp götürülmüşler. En kötüsü karakolda sizi bir hafta tutuyorlarmış. Yapılan ayıbı örtmek için bizim misafirimizsiniz diyorlarmış. Kadın erkek ilişkileri pahalı otellerde de varmış ama sözde turistik gerekçesiyle buraları polis basmıyormuş. Turizm hikâye. Turistler otelde yatmıyorlar herhalde; geziyorlar. Sokaktakinden de rahatsız olurlar. Lüks otellere baskın yapılmayışı gizli menfaat ilişkilerini akla getiriyor.

Polis normal evlere bile giriyormuş. Karakola götürülmeniz için yabancı kadın olmanız gerekmiyor. Artı para ile fuhuş yapan biri olmanız da gerekmiyor. Hatta mağdurlar senin benim gibi meraklılar, ne varmış bir bakıyım diyenler, saf Anadolu çocukları, tatil için otelde yer ayırtmış kimseler. Zaten gidecek yeri olmayan yabancı kadınlar ile yukarıda saydıklarımız toplanıp götürülüyor. Fuhuş mafyasının paralı askerlerini zor yakalar.

Diyorum ki sana ne? Sen şunu mu demek istiyorsun; nikâhsız ilişkiye izin vermiyorum. O zaman umum haneleri kapat. Ne farkı var? Hatta umum haneler daha pis ve ülkenin imajını daha çok zedeliyor.

Ahlak ve namus çok hassas bir konu. İnsanlar bu nedenle rasgele tutup götürülemez. Hiç kimse böyle bir nedenle bir sürü aşağılayıcı görüntüler ve sağlık kontrollerinden geçirilip karakolda bir hafta süreyle alıkonulamaz. Benim sevgilim var. Evleneceğiz ama gizlice yaşıyoruz. Buna mecburuz. Otelde aldın götürdün bizi. Bu ne şimdi? Sırf bu amaçla ülkemize gelmiş yabancı kadınların cadde ve sokaklarda (belki hastalık da taşıyarak) fuhuş pazarı kurmalarına engel olmak için bazı sınırlamalar getirirsin. Umumhaneye izin vermişsin. Benzerini dışarıda kurarsın. Şehrin kenar bir yerinde belli sınırlar içine alınmış turizme de hizmet eden özel eğlence mekânlarında belirli şartlarla bu tür faaliyetlere izin verirsin. Ama her şey senin kontrolün altında olur.%50 eğlence vergisi alırsın. 100 milyar dolar vergi gelirin olur. Hey benim akılsız devletim! Sen sokaklarda kadın kovalıyorsun adamlar malı götürüyor. Zaten engel olamazsın. %90 oyun olsa bile gücün yetmez. Sokak sokak şey yapanları mı kovalayacaksın? Ya git Allasen! Ama fuhuş mafyasına göz açtırmazsın.

Bazı insanlarımızda büyük sorun var. Bu ülkedeki huzursuzluğun biraz da nedeni bunlar. Adam kendi evinde sevgilisi ya da her kim ise ve ne yapıyorsa sanki memleketi kurtarıyormuş gibi durumdan vazife çıkaran bu affedersin hıyarlar adamın hayatına karışıyorlar. Polise ispiyon ediyorlar. Ben evimde ne yaparsam yaparım sana ne! Benim elime düşmüyor ki böyle biri, Allah yarattı demem valla! Polis de başka işi gücü kalmamış gibi… Ya arkadaşım bu ülkede her gün 100 kişi ölüyor, öldürülüyor ama sen bir tanesini bile önleyemiyorsun. Sen önce kendi işini yap. Ahlak polisi diye bir şey olamaz. Şuna bak “Ahlak masası dedektifleri…” Ne demek ahlak masası ya! Kadın ticareti yapanlar, uyuşturucu ve silah satanlar, cinayetler, PKK… Sen Maria’nın yatağını kaldırmakla mı görevlisin? Polisin böyle bir görevi olur mu ya!

Sonra ülkede bilgisayar kullanıcılarının en az üçte birinin internetlerinde malum bazı porno sayfaları açıldığında “Telekomünikasyon müdürlüğü…” diye başlayan hapisten bahseden tehdit dolu bir yasaklama yazısı. Adam korkudan bilgisayarını açamıyor. Hani internet yasaklanmamıştı.20 milyon internet kullanıcısının yapacağı bir şey var. Bilgisayarlarını kamyonlara yükleyip meclisin kapısına bırakacak ve “Al sen kullan” diyecekler. Resimden korkuyor adam ya resimden! 40 yaşındaki adamın internette resim seyretmesinden korkuyor. Bu adam resme baktıktan sonra önüne çıkan ilk çocuğa tecavüz edecek öyle mi? Tecavüzcülerin tamamına yakını hayatında bilgisayar kullanmamış. Sakarya’da yabancı kadına tecavüz edip öldüren adam internetin adını duymamış. İsteyen internetine filtre koysun kardeşim. Ben internetimi özgürce kullanacağım diyen insanları yasaklayamazsın.

Sevgili devletim! Bu yazdıklarımı belgeyle ispat edemem. Ondan bundan duyduklarımıza ve yaşarken gördüğümüz olaylara dayanarak yazıyoruz. Zaten ortada direk bir suçlama yok; dilek ve temennilerde bulunuyoruz. Olay anlattığımız gibi değilse yetkililer çıkar, ikna edici açıklamalar yapar. Biz devletimize düşman değiliz.

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..