Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

05 Ağustos '10

 
Kategori
Siyaset
 

30 Ağustos

30 Ağustos
 

BDP genel başkanı, Demirtaş, demiş ki: “Bu anayasada, Kürtlerden söz edilmiyor. Bu yüzden evet demeyeceğiz. Hayır da demeyeceğiz. Siz sandığa gidin. Biz pikniğe gideceğiz. Siz de, ne EVET diyecek kafa, ne de, HAYIR DİYECEK, aklıselim var. Pikniğe gideceksiniz de ne olacak. AKP, nin, bulgurundan, mercimeğinden, mercimekli küfte yapıp, soğan ekmeğe katık mı edeceksiniz. Size ne ki, referandom dan, Vur soğanın tepesine yumruğu, cücügini çıkar, ye. Biz eskiden, yani, AKP, BDP olmadığı günlerde, Kürt dostlarımız ile, pikniğe beraber giderdik. Çi küfte yoğurur, cane, cene ile halay çekerdik. Soğanı bölüşür, küflü peyniri, lavaş ekmeğe dürüm yapar, rakıya meze ederdik. Şimdi, sizin dayattığınız, zıkkımın kökünü, çeşme suyuna meze yapıyoruz. Selahattin Demirtaş, babo, bu durumdan kendine vazife çıkaramıyorsan, bırak git. Senin de o, beğenmediğin Recep Beyden, ne farkın var. Al birini vur ötekine. Senin yerinde olsam, Recep Beyi de pikniğe davet ederdim, Gaffur Pijamalarınızı çeker, top oynardınız. Sonra da ağaç gölgesine kıvrılır, uyurdunuz. Piknikçi başkan. Bu anayasa değişikliği paketinde, Türklerden de söz edilmiyor. Bu paketin içeriği, sadece Türkler ile ilgilidir mi, deniyor. Denmiyor. Ama biz sandığa gidip hayır deme cesaretini ve akıllılığını göstereceğiz.

Önce, güzelim Eylül ayını katlettiler, İlk, Kenan Paşa taciz de bulundu, sonra recep Bey. İkisi de, tam on ikisinde, eylülün on ikisinden vurdular. Ne, romantizm kaldı, ne aşk. Recep Bey, hıncını alamadı, Ağustosu da bitirdi. Koca ağustos ki: “Kurtuluş savaşına son nokta da Ağustos da konulmuştu.” O da gitti. Takvimimiz, tecavüze uğrayan aylarla doluyor. Recep’e, Şaban’a, Ramazan’a yer açılıyor. Koca Cumhuriyet tarihimizde, böylesine perişan bir Ağustos yaşanmamıştı. Şimdi, bu millet, bu ordu, 30 AĞUSTOS, Zafer bayramını, nasıl kutlayacak? Ordumuz Geçit Töreninde, zaferlerini ilan eden, Recep Bey i ve Abdullah Gülü mü, selamlayacak? İyi ki, omzumda rütbem yok. Olsaydı, söker atardım ve gidip balyoza teslim olurdum. Ama rütbesiz

 
Toplam blog
: 820
: 326
Kayıt tarihi
: 02.10.08
 
 

Nerede, nasıl, ne zaman, umursamıyorum. Bir şekilde dünyadayım, yaşıyorum. Hayatı seviyorum. Tanr..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara