Anlamadım ben seni anlayamıyorum. Neden böyle yapıyorsun? Neden böyle davrandığı mı bile anlayamıyorsun. Bu durumda ben seni hiç anlamıyorum. Anlamamak için özel bir çaba mı sarf ediyorsun? ..
Yapraklar hışırdarken uyandım. Cam açık kalmış gece. Üşümüşüm buz gibi olmuşum. Rüyada mı üşüdüm yoksa gerçekten mi üşüdüm bilemiyorum. Uyandığımda titriyordum. Sanki taşın üzerinde yatmıştım. Kanım ç..
Ben gidersem habersiz giderim senin gibi gidip gelmelerim olmaz. Ben gidersem üzülürsün gidişim oyun olmaz. Ben gidersem inanamazsın gece uykuların kalmaz. Ben gidersem aynada eski yüzü..
Siz kimsiniz kimlerdensiniz? Gerçekte siz siz misiniz, yoksa görüntü kirliliği misiniz? İnanır mısınız sever misiniz, bir garip aşık gibi gezer misiniz? Aldatır mısınız aldanır mısını..
Beyaz ve temiz sayfam seni ihmal ettim biliyorum. Sana söz bu eksikliği şu dakikadan itibaren gidereceğim. Gündem öyle hızlı değişiyor ki ilk bakışta yazacak ne çok şey var diye düşünürken sonra ..
Bazen çok mutluyum bazen çok mutsuz Mutluluk denizinde boğuluyorum Belki çölde serap görüyorum Tutunmak istiyorum inandığım ne varsa Bilmediğim hallere bürünüyorum Kendimi ara..
Gün boyunca üst kattan sesler geldi. Taşınıyorlar galiba. Merak ettim etmesine de kalkıp bakmadım. İçimdeki ses *taşınırlarsa taşınsınlar, balkon onların mandalina kabuklarıyla dolu* dedi. Sesler kes..
Hoşnutsuzum bu günlerde. Sonbarda yaprakların sararıp solması gibi, bebeklerin gülerken ağlaması gibi, tatsız tuzsuz ekmek gibi, bitmeyen yollar gibi, şeytana uymak gibi, ..
Her şey üstüme üstüme geliyor. Tam yoluna koydum derken aslında hiç bir şeyin yolunda gitmediğini kendimi kandırdığımı ortada bir yol bile olmadığını görüyorum. Bu uyanıklık halim sürse mi yoksa ..
*Kadın dediğin yemek yapmayı bilir* diye bir inanış var. Her kadın kendi zevkine göre damak tadına göre yemek pişirmeyi bilir zaten. Biz biraz benciliz galiba. Pişirirken önce kendi zevkimizi düş..
İnsanın kendini anlatması ne zormuş. Bu bölüm blog yazmaktan bile zor geldi. 10 Temmuz 1963 doğumluy..