Ben hayatım da üç baba tanıyorum.. biri kendi babam diğeri şirin baba... biri daha var ki o da şiir baba.. düşümde koşmuşum peşinden bir ateş topunun ha babam de babam koşuyoru..
Seni sevdim... Bir an dahi unutmamacasına.. Bir su damlası nasıl yol bulur bir çiçeğin damarlarından yürür yapraklarına.. seni öyle sevdim... nasıl gün ışığı akar düşsel b..
Unutuyorum seni.. Ufukta ağır ağır kaybolan bir gemi misali... Şarkılardan hüzünlü şiirlerden siliyorum... bırakıyorum parmak izlerimi hüzünün yumuşak dokusuna.. çıkarıyorum çürümü..
Yaralamayan sevgi yokmuş dünyada..Dün anladım bunu..Sevmeye kalkışırken bir yavru kediyi..Geçirdi ellerime dişlerini...Belki oynamaktı niyeti..belki de sadece kendini savunmak...Gü..
Sen hep o yerdesin.. Kumları ıslatan denizin köpüklerinde.. Kimsesiz çocukların cigara tüttürüp söyledikleri türkülerde Bir martının ağzında ki simitte... Çığlıkta masumiyette..i..
Haydi..gel benimle, asafın dediği gibi..gel gidelim başka şehirlere...orada başka şehirleri özleyelim seninlene ihtiraslar ne acılar ne sancılar ne yalanlar bulsun biz..
Kuğu gibisin... Nasıl yırtıyorsun kalabalığı... Yürüdüğün caddede nazikçe Kuğu gibi bayağı... O da bölerdi kocaman gölü ikiye.. Dünya gibisin.. Belli belirsiz tebessümlerinin ..
belki dayanılabilirdim terkedilmelere Gidenin boşluğu omuz üstündeki başın yokluğu gibi hissedilmeydi zaman ezmezdi insanı akardı su gibi... yarın olmasaydı bize en uzak gün ''..
Herşey yürürken bir bir..Kuşlar otomobiller, insanlar...Ben duruyordum..Sen bana bir merhaba dedin Bende yürümeye başladım.Şimdi onlar durdular.....
Ben şimdi yatacağım ama.. Uyuyamayacağım biliyorum... Yapışkan bir zifte saracak gecenin karanlığı... Kalkacağım... Işıkları söndürüp bir açacağım... Bel ki bir yıldız kayac..
Ankaralı bir grafiker... Şiir yazdığımı farketmem yeni bir keşfim. Mutluluk veriyor. Daha öncesinde ..