Kaç yıl oldu sen öleli Nazımım, hâlâ devam ediyorsun vatan hainliğine. 3 Haziran 1963 de öldün ama o zamandan bu yana hiçbir şey değişmedi. Bu yüzden hâlâ yatarsın Moskova’da. Nazımım tarihin şu kara..
MARE NOSTRUMEn uzun koşuysa elbet Türkiyede de Devrim, O, onun en güzel yüz metresini koştuEn sekmez lüverin namlusundan fırlayarak...En hızlısıydı hepimizin, En önce göğüsledi ip..
Suya düşen bir karanfilse yüreğin bırak kendini ırmağın türküsüne gülüm vursun seni o taştan bu taşa o çağlayandan bu çağlayana …….Ahmet Telli…… Karanlıkta ölüm pus..
Aklımda kalan şarkı sözlerinin, Anılarını sakladığım kirli odamın, Yağan yağmurun, Cama dayanmış soluk yüzümün, İçimde ağlayan çocuğun, Adı hüzün olsun!…… Şemsettin Kaya……...
Zamansız kayıp ettiğim sevdiklerime...Güneş, Yeter, Özer, Serdar, Yaren, Doğukan...Ağrıma gidiyor birikmiş düşlerin hüzünleri Ben ayrılık istemedim ayrılık sardı yollarımı ..
Bir varmış bir yokmuş, aşk ile büyülenmiş zamanlarda Güneş ve Ben yan yana yaşadık, kimselere bilmese de. Her şeyi ama her şeyi paylaştık; mutlukları, acıları, sevinçleri, gözyaşlarını, yolları,..
bir bedeni o kıyısızlığa bırakma saati geldiğinde / gitmek bir yalnızlıktır. / bütün gitmeler yalnızlıktır. / kalmaya göre... …Yılmaz Odabaş… Saçların rüzgar da ince uzun bir yoldu yüreğime giden..
Büyük aşklar yolculuklarla başlar / ve serüvenciler düşer bu yollara ancak / Onlar ki dünyanın son umudu / soyları tükenen birer çılgındırlar… …Ahmet Telli… Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu ..
“düşler besledim güpegündüz / dövüşmek için /uçurumlar besledim düşmek için!”…..Yılmaz Odabaşı….. Kış mevsimini yağmurlarına kapılıp bitti bir aşkYağmur yağıyor durmadan silerek bu aşkın ..
Tutuşmuş kentim ayrılık ateşiyle alev alevDüşerim yangınlar ortasına parçalanır aşklarGitmeliyim artık bütün köprüleri yıkarakÖyle yıkmalıyım ki köprüleri dönmek mümkün olmasınİzi bile..
Aklımda sevdiğim şairlerden mısralarla yürüyorum. Yürümeyi unutmuş ve yeniden öğrenen bir çocuk gibi..