- Kategori
- Deneme
Akdeniz’desiniz.

Bir avucunuzda yağmur, diğerinde yaz; gülün biraz. Gülün ki, gülüşünüzle sedefleşen deniz parmaklarınızın arasından süzülesi yakamozları yığsın avuçlarınıza, birer düş gibi enginlere damlayan renk pırıltıları içinde kayıp giden dalgınlıklarınız martılarca sürüklenen bulutlara dönüşsün. Ya palyaçolara, dalgalara son gösterilerine koşan o renkli adamlara ne demeli, izlerken ölüm kadar sessiz ama gözyaşı kadar acı, güldüklerinde ise, daldığınız bu âlemde yüreğinizi delen “o” mermiyi bile hissetmezsiniz. Bir gecede misiniz?
Bir avucunuzda güneş, diğerinde yaz; gelin biraz. Gelin ki, yıldızları bakışlarınızdan süzülen adı unutulmuş o arzuya kapılayım yeniden, yeniden avuçlarında kavrulduğum sessiz ve asude evrenimde patlayan o mermiyle yanayım ve sorayım, bir avucumda yıldız, diğerinde giz, kimsiniz? Hani bir mısra ile açıldığınızda denize, kızıllaşan tana ulaşmak ister gibi densiz, öylesi şeytani bir tansık içinde devinmeleriniz; kapadığımda gözlerimi, hiç olmazsa rüyalarımın birine gelir misiniz? Ak-denizdesiniz.