Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Haziran '10

 
Kategori
Anılar
 

Aşklar, şehirler ve takvim yaprakları

Aşklar, şehirler ve takvim yaprakları
 

Yaz yaz yaz diyor her şey!

Yaz geldi. Yazmak lazım!

Yaz yaz…

Yaz geldi! Mevsimin ilk sıcakları kavurdu içimizi canım istanbul çatısı altında. Pişirdi içimizde kalan ham telaşları!

Yaz geldi. Bir haziran güneşine bıraktım kendimi. Yandım! Ama öyle bir yanmak ki bu içimi ısıttı, canımı yakmadı.

Pişirdim, kavurdum inadına içimdeki boşlukları. Doldurmaya çalışmadım. Yaşadım!

Hatıralar hatrına yaşadım şimdi yeni bir hatıra olanı!

Yeni bir hobim edindim. Küçüklüğümden beri severim biriktirmeyi. Koleksiyon yapmayı. Anlayacağınız severim anıları! Hatırlamayı!

Düşünmek, gezmek, yaşamak, hissetmek, okumak ve nihayatinde yazmaksa eğer içimdeki hayat veren kuşların hayat suyu onları şımartmak adına yeni iki koleksiyon yapmaya karar verdim.

Kitap ayracı ve takvim yaprağı biriktirmeye karar verdim.

Aşklar ve şehirler ve bir de yaşanmış günler adına!

Artık yeni bir koleksiyonum var işte. Takvim yaprağı biriktiriyorum. Yılın günlerini seçiyorum. Gruplandırıp ayırıyrum birbirinden. Koparıp takvim yapraklarını bir bir her birini ayrı bir kitap arasına koyuyor ayrı bir defter yaprağına yapıştırıyorum.

ben bir takvim yaprağı koleksiyoncusuyum artık. Anılarım anlarla sınırlı!

Kimine aşk diyorum, kimine mutluluk, kimine başarı, kimine hüsran, kimine hasret, kimine vuslat!

En çok da ‘aşk’ dediklerimi koparıp ayırıyorum. En bölük pörçük olanları toplayıp bir araya getiriyorum, olmuyor. Süregelmeyen, kesik kesik günbegün anbean ama aşkın takvimini çıkarmadan, takvimden aşklı günleri koparıyorum.

Aşkla dolu günler değil günle sınırlı aşk ve koparılmış bir düzine takvim yaprağı.

Ömür feda edilemez bazen ya da bir hayat, hatta bazen ay, yıl bile geçmez beraber. Belki şartlar, ‘hayat’ işte ya da korkaktır insanlar, bazen güçsüz, bazen elinde olmaz bazen elinden gelmez, hayaller izin vermez bazen de, beklentilerin önüne geçilemez, ardından sürüklenip gidilemez! Hatta şehirler bile engeldir kim bilir! Ama öyledir işte. Ancak günler, günler ki yaşanır dolu dolu.onlara engel yoktur. Günler en kolay feda edilenleridir! Adayabileceğiniz en kolay şey bir gündür! Dolu dolu yaşamk adına takvim yaprakları, biraz daha ağır koparılır!

Ben yayıyorum hayatıma o bir düzine takvim yaprağını yetmiyor, savuruyorum rüzgara uçmuyor! Bir şehrin ruhuna teslim ediyorum nihayetinde orda yaşanmış günleri. Şehri yaşıyorum, şehri soluyorum, aşk oluyor, aşk şehre doluyor şehri içime çekiyorum.

Göndere çekiyor takvim yapraklarını anılarımla beraber olduğum yerden hep uzaklara bakarak gülümsüyorum. Her biri bir başka şehirden hatta belki bir başka ülkeden koparılmış ve koparılacak! Ben takvim yapraklarıyla beraber aşkımı da şehirlere yayıyorum, ömrüme yayılamayan.

Bir de gittiğim her ülkeden, her şehirden alıp biriktirmeye karar verdiğm kitap ayraçları gibi!

Şehir ve aşk!

Şehirler ve aşklar!

Artık birlikte anıyorum onları. Şehrin ruhuna bıraktığım aşklarımı anımsatması adına bir kitap ayracı ve bir de o günü anlatan takvim yaprağını koyuyorum evvela hep benimle olan bir kitap veya defter arasına. Nerde kalmıştık en son, hangi şehirde hangi aşkla ayırsın zamanı hatırlatsınlar diye.

Madem evladiyelik değil bu hayatta bazı şeyler ben de evladiyelik hatıralar biriktiriyorum işte.

Öncesi ya da sonrasını değil sadece o gün, o günkü takvim yaprağı tek bir yaprak!

Şehirlerden insanlar geçiyor, insanlardan aşklar geçiyor ve aşk her şehirde bir başka yaşanıyor! Aşkın şehrin şehrin aşkın oluyor!

Ama istanbul! Evvela istanbul. aşk derim sen gelirsin aklıma sen derim aşk!

Ve ilk yazın ilk telaşıyla hem istanbul sıcağı hem aşk kavurdu bir kez daha içimi! Bir takvim yaprağı daha koparıp kaldırdım şimdi! Ve erteledim bir başka şehire her şeyi.

İşaretledim takvimde birkaç yaprak daha koparılmak üzere, ve şimdi bir de kitap ayracı düştü aklıma bekle beni barcelona…

 
Toplam blog
: 48
: 919
Kayıt tarihi
: 09.06.09
 
 

1990 Muş doğumluyum. Şu an İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde okumaktayım. Elim kalem tuttuğ..