Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '12

 
Kategori
Futbol
 

Aykut Kocaman yoruldu mu?

Aykut Kocaman yoruldu mu?
 

Aykut Kocaman bir Teknik direktör olarak son derece takdir ettiğim bir spor adamıdır.


1965 doğumlu olan Aykut Kocaman, uzun süre İstanbul’da bulunan Ezcacıbaşı Klübünde jimnastik çalışmaları yapmış, Kabataş Altınmızrak ile futbol hayatına başlamış. Daha sonra Sakaryaspor’a geçmiş; Sakaryaspor’da 100 gol atarak takımının en golcü futbolcusu olmuş; bunun üzerine 1988-1990 futbol sezonunun başında Fenerbahçe ile anlaşma imzalamıştı. Aykut Kocaman Fenerbahçe takımında sayısız Şampiyonluklar yakalamış, defalarca Gol Kralı olmuştu.

2000 yılında futbolu bırakan Aykut Kocaman, İstanbulspor'da teknik direktörlüğe başlamıştır. Sırasıyla, Malatyaspor, Konyaspor ve Ankaraspor takımlarını başarıyla çalıştırmıştır. 2009-2010 sezonunda Fenerbahçe'de sportif direktör olarak görev yapmıştır. Daum gittikten sonra Fenerbahçe Teknik Direktörlüğüne getirilmiştir. Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman, sarı lacivertli kulüpte en fazla galip gelen teknik direktör olma unvanını yakalamıştır.(İnternet)

Gerek futbolcu olarak , gerekse Teknik direktör olarak bu kadar rafine başarılar yaşadıktan sonra Aykut Kocaman’ın geçen yıldan beri sıkıntısı nedir? Fenerbahçe neden eskisi kadar başarılı değil?

Bunun en büyük nedeni, kendisinin karşısında kendisi kadar başarılı , belki de kendisinden daha ünlü bir teknik Direktör’ün , Fatih Terim’ in olmasıdır. Fatih terim Türk Futbol piyasasını avucunun içi gibi tanımaktadır ve çok iyi izlemektedir. Ve takımı yenileştirmekte, değiştirmekte, gençleştirmekte Kocaman’dan çok daha başarılıdır. Kısaca bu konuda Kocaman nedense Fatih Terim’in karşısında sönük kalmıştır.

Diğer yandan iki yıldır, Fenerbahçe’nin İdari yönetimi sarsılmış; dedikodularla; haksız davranışlarla yeterli olmayan ellerde kalmıştır. Çoğu kez Aykut Kocaman bu işlerin dışında kalmak istese bile, düşüncelerini, isteklerini idari kadrolara iyi anlatamamıştır. Takım dönüşümleri akıllıca ve istenildiği şekilde gerçekleştirememiştir.

Aynı zamanda , Fenerbahçe’nin alt yapısından yetişenler ne yazık ki ana takıma monte edilememiştir. PAF takım yetersizdir; yukarıya yeterli elemanları gönderememektedir. Oysa Fenerbahçe gibi takımların buna çok ihtiyaçları vardır. Alt yapıdan yeteri kadar eleman alamazsan bu kez dünya kadar parayı dış trasfere ödersin, o da takımın iflasına yol açar… Fenerbahçe bu durumdadır.

En son olarak , denilebilir ki, Alex meselesi Aykut kocaman’ın sonunu getirmek üzeredir. Alex başlangıçta yıllarca takımı çekmiş götürmüş, takım adeta onun üzerine monte edilmiş ve sonunda Alex yorulmuştur; ve kendisine verilen ağır görevi yerine getiremez olmuştur. Yada , artık : “Sağa koş Alex, sola koş Alex, gol at Alex… Fenerbahçe’nin Mehmetçiği hep menemdir …” diyecek noktaya gelmiştir.

Alex, son maçlarda görüldüğü gibi, durmuştur. Takım şaşkındır. Aykut Kocaman şaşkındır. Ohh, eskiden ne güzeldi. Alex koşuyordu, gol atıyordu… Herkes de seyrediyordu. Ya şimdi! Alex’e kim laf söyleyebilir, yıllar içinde, Allah için görevini son derece iyi bir şekilde yerine getirdi. Eğer şimdi takım gol atamıyorsa onun sorumlusu Alex’midir? Yapmayın Allah aşkına!

Denilebilir ki, Fenerbahçe gol atmayı unutmuştur. O işleri eskiden Alex yapıyordu. O durdu.. Şimdi Aykut Kocaman ne yapacak?

Ya Alex’e yüklenecek, takaza yapacak… O sökmez. Alex kaç yaşında.
Ya takıma adam olmalarını, gol atmalarını, takım gibi oynamalarını öğretecek… Onun için geç kaldı…
Ya da Aykut Kocaman gidecek… Belki de acı sonuç budur. Bu Devre’yi çıkarır mı bilmiyorum. Ama Fenerbahçe’nin de bu gidişle iyi bir sonuç alacağını sanmıyorum. Olaylar içinde Kocaman yorulmuştur. Belki de onun da her kocaman Teknik Direktör gibi bir süre dinlenmeye ihtiyacı vardır. Kolay değil.

Fenerbahçeli yöneticiler büyük bir delalet içinde , palavralar içinde yüzüp dursunlar; takım elden gidiyor farkında değiller. Benden söylemesi.

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..