- Kategori
- Şiir
Az biraz öteden…
Kar Tanesine...
pencerenin dışında mavileşiyor gökyüzü
siyaha çalan bir mavi
siyahla mavinin gökyüzündeki
Van Gogh halini görüyorum
sonra bir mum gibi eriyor karanlık
siyahla mavinin kesiştiği yerdeyim
üstümden gökyüzü geçiyor
oysa az biraz ötede Ankara'dayım
bir mısra şiir arıyorum
ilaç için olsun tek satır yok cebimde
sutyeninin ipliğini gösteriyor bana
en sevdiğim öykü
en dişi haliyle karşımda
onu yazmayacağımı biliyor
çok değil bir kalem yetiyor
bütün bu görüntüyü bozmaya
ellerim yazmak istiyor ama
aklım yüreğim enternasyonalist
penceredeyim
siyahla mavinin kesiştiği yerde
biraz ötede biraz geride cenderedeyim
üç silahşorların aslında dört kişi oldukları
dördüncüyü kimsenin tanımadığını
diğer üçünden Dartanyan hariç
diğer ikisinin islimlerinin
pek bilinmediğini
asıl kahramanın ise
bu bilinmeyen dördüncü olduğunu
sonra bir Ankara sabahını düşünüyorum
ilk defa çıplak gözle sen içeri girdiğinde
anlamıştım Dünya’nın güzel olduğunu
bunlar bir anda geçiyor aklımdan
üstelik böyle sıralı değil
oysa az biraz ötede Ankara'dayım
ama annem evde olduğumu düşünüyor
odadayım sanıyor şuan
çay içer misin diye bağırıyor mutfaktan
mutfağın penceresi odama bakar
Kazel’in evi avluya
annem bilmiyor benim şuan Ankara’da olduğumu
Ankara’nın öyle kolay Ankara olmadığını
taa en başta Hitit
sonra Frigya
Lidyalılar, Persler, Makedonyalılar, Galatyalılar,
hatta Roma İmparatorluğu,
Bizans, Selçuklu derken
nihayetinde Osmanlıdan sonra
Ankara olduğunu bilmiyor annem
şimdi sen hangi şehirde olsan
orası başkentidir kalbimin…
Ağustos ‘09
Murat ÇELİK
14 Ağustos 2009 tarihli Ergani Haber Gazetesinde yayımlandı.